Yozgat’ın plaka numarası 66’dır. Bunu Yozgatlı olup da bilmeyen yoktur. Yurdum insanı da bilir çoğunlukla. Trafiğe çıkan sürücülerin 66 il koduyla başlayan bir plakayı görünce Yozgat gelir akıllarına. Hemen tanırlar 66’yı.
Altmışaltı sadece Yozgat’ın plaka numarası mı? Değil elbet. Bir iskambil oyununun adıdır aynı zamanda. Hem de bir kitabın adında yer alır altmışaltı. Hangi kitap mı? “Bozkırda Altmışaltı” be canım. Bu kitabı da yazsa yazsa bir Yozgatlı yazmıştır, değil mi? Evet, haklısınız. Bozkırda Altmışaltı’nın yazarı Mustafa Çiftçi Yozgatlı hemşerimizdir.
Bir deste iskambil kağıdının sekizli’den sonra gelen dokuzlu, onlu, vale, kız, kral (papaz) ve asları seçilir. Bu kartların tamamı 24 tanedir. Altmışaltı, 24 kağıtla oynanır. Ha, bu arada oyun kartlarına “kağıt” denir bizde.
Her oyunun kendi çapında incelikleri vardır. İki kişiyle oynanır altmışaltı. Üçüncü kişi olsa olsa yancı olur. Çayını, kahvesini içer. Edebi dairesinde oyunu seyreder üçüncü şahıs. Oyuna müdahil olursa çıngar çıkar çünkü. Çenesini tutamayan yancılar lisanı münasiple masadan uzaklaştırılır.
Altmışaltı, ustalık isteyen bir oyundur. Ben de iyi oynarım altmışaltı’yı. Övünmek gibi olmasın. Olursa da olsun be ya! İnanmayan sorsun Yavaş’a. Benim nasıl bir mahir oyuncu olduğumu söyler mi Yavaş? Ne bileyim belki söyler.
Yakup’un kahvesinde Topal Hacımer’le Çakır’ın Şaban’ın altmışaltı seansları meşhurdu. Oyunun en sıkışık anında Topal Hacımer “yirmi” söylese Çakır’ın Şaban:
-Tamam Topal! Bi yirmi senin var. Bi yirmi de benim var, derdi. Yirmisi olmadığı halde kabul ettirirdi Topal Hacımer’e. Oyunun galibi çoğu kez Çakır’ın Şaban olurdu.
Bir tarihte Çakır’ın Şaban İkiz İbrahim’le altmışaltı’ya oturdu. Mekan Yakub’un kahvesi. Mevsim yaz. İkiz İbrahim Zaptiye’nin ortanca oğullarından biri. Almanya’da çalışır. Yazları izine gelir Oğulcuk’a. Zaman zaman Çakır’ın Şaban’la altmışaltı oynarlar. Çakır’ın Şaban hemen hemen her oyunda yener İkiz’i. Çünkü usta bir altmışaltı’cı Çakır’ın Şaban. Icığını cıcığını bilir. Ağzı da laf yapar. İkiz’e turşu dedirmez.
O gün İkiz İbrahim’in günü. Öyle bir kağıt geliyor ki Çakır’ın Şaban’a göz açtırmıyor. Sayıları ikişer, üçer kendi hanesine yazdırıyor İkiz. Oyunun son eli oynanıyor. İkiz’in ağzı kulaklarında. Çünkü elinin maşallahı var. İkiz İbrahim kahkahalar atıyor. Çakır’ın Şaban perişan. İkiz yükleniyor rakibine:
-Şimdi guyruğundan dutdum Şaban emmi. Guyruğun elime geçti. Bırakmam vallaha. Sen bana çok çektirdin.
Yancılar, seyirciler bu mücadeleyi gülüşerek seyrediyorlar.