Madde bağımlısı bireyin iyileşmesinde eski bir bağımlıçok iyi bir rol alabilir. Çünkü onun halinden en iyi o anlar. Madde bağımlılığıdurdurulabilen bir beyin hastalığıdır. Profesyonel destek, azim ve sabırlaiyileşme sağlanabiliyor. Maddeyi bırakmış ve halen bağımlılara örnek olan birBağımlı Danışmanı olarak şimdilerde bağımlıları ayağa kaldıran, örek kişiliğiile gönülleri feth eden bir kardeşimizin mektubu ulaştı bize. Bağımlılarınmutlaka okuması gereken mektubu olduğu gibi yayınlıyorum: ‘ Geçmişte kötüalışkanlıkları olan çeşitli kimyasal maddeleri kullanmış, şimdi ise bualışkanlıkların dışında kalmış bir bireyim.

Hayatımın kısa özetini anlatmam gerekirse, parçalanmışbir ailede yaşayan iki kardeşten küçük olanıyım. İlkokul yıllarımda bugün halayasal olan ve her dükkânda satılan sigara ile başlayan madde bağımlılığıhayatım oldu. Babam ağır alkoller tüketip derdini masalara anlatırken tanıdımonu. İdol olarak kabul ettiğimiz en büyük örnek her derdi olduğunda masalarlapaylaşırdı. Mezelerini de dost yapardı kendine. Yaşamı detayları ile algılamayabaşladığımda zorluklar ile karşılaştım. Üstesinden gelemediklerim de olduelbet. İşte bu noktada bilinçaltımda kalıplaşmış ve yerleşmiş olan davranışıyaptım. Sorunlarımı masalarda ve meyhanelerde dert edip içime sakladım. Enazından babam anlatırdı ben onu da yapamadım. Nereden bilirdim ki içimde çığoluştuğunu. Erken yaşta iş hayatına atıldım. Küçük yaşta ağır işler yaptım.Biriken ve sorunlaşan her anım için çözümler aradım. Bunlar da uyuşturucumaddeler oldu. Bunları sırası ile yazmama gerek yok. Ülkemde bu zehirlerinadını çoğunuz biliyorsunuz sanırım. 13 yaşımdan 20 yaşıma kadar çeşitlimaddeleri deneyimledim ölüm noktalarından döndüm. Bağımlılığımı bir türlü kabuledemiyordum. Kendim kazanıp kendim yiyordum. Babam bize hiç karışmazdı.‘kazandığınız parayla benim bir işim yok kendiniz kontrol etmelisiniz’nasihatleri her hafta evde alkol masasında konuşulurdu.

Kazanılan bütün para uyuşturuculara gidiyordu. Biryerlerde hata vardı. Hayat bu olmamalıydı. Kendi oturduğum mahallenin dışınaçıkmaz oldum. Dolayısıyla da bütün kâinatı bu mahalle zannederdim. Ne gazeteokur ne de haber takip ederdim. Tek haz aldığım icraat uyuşturucu için parabulmak ve kullanmak olmuştu. Sürekli iş değiştiriyordum. Artık enerjim yetmezolmuştu. Kuvvetimin kalmadığı noktalarda da işten kovulurdum. Ya da sıkılıpkendim çıkardım. Dünden farklı olmayan bir gündü. İşten çıkıp eve vardığımdaklasik babamın alkol sofrası ile karşılaştım. İçeriye selam verirken boğazımadüğümlendi verdiğim selam bugüne kadar hiç yıkılmamış hastane nedir bilmeyenadam masanın altında hareketsiz yatıyordu. Böyle bir şeyi kabul etmeyen beyniminkârın had safhasındaydı. Ancak hastaneye kaldırdığımızda doktorun öldüğünüsöylemesi üzerine yıkıldım. Yıllarca acı bir hayat yaşıyordum zaten. Bu daneydi şimdi? Haydi, bakalım gelsin yeni kararlar ve yeminler. Mübarek kitapKuran’a el basıp ‘ babamı alkolden kaybettim. Kendimi uyuşturucuların koynunabırakıp öldürmeyeceğim’ dedim. Bu yemin de askere gider gitmez bozuldu zaten.Her bırakışımda ve yeniden başlayışım beni daha da kötü hale getirirdi.Askerden sonra opiat ile tanıştım. İşte bütün dünyamı alt üst eden uyuşturucuyabulaşmıştım. Her gece yatarken ‘sabaha kaldırma beni Allahım aynı günü yaşatmabana’ diye dua ederdim. Ama olmazdı aynı kısır döngüyü yıllarca yaşadım. Herbağımlı bireyin şansını zorladığında geldiği noktaya geldim. Elden ayaktaniyice kesilince kolay yoldan para kazanma metotlarını öğrendim. Bu aleminiçinde ve nefes alabilmem için yapmak zorunda olduğumu düşündüm. Düşünsenizeher sabah kalktığınızda vücudunuzda bulunan bütün kemiklerin ağrıdığını,canınızın yandığını, bütün hücreleriniz sanki alarm veriyor. Bir kuvvet bulkendine ve bu ağrıları yok et emri her sabah veriliyor. Hergün yine aynı kullanımve yine pişmanlık. Çeşitli dolandırıcılıklar ve hırsızlıklar ve kaçınılmaz ağırbedeller. Bunlardan biri de yakalanıp hapis hayatı yaşamamdı. Kafamı duvarlaravura vura cezaevinde temizlenmeye çalışmak hayatımda geçirdiğim en zorgünlerdi. Kendime gelmeye başladığımda yeminimi tazeleyip çıkınca bir dahayapmayacağım dedim. Çıktığımda bir süre temiz kaldım fakat kirasınıödeyemediğimiz evimizden de olmuştuk. Bunu görünce tabi bu ortamlarda ‘cankilerve kankalar’ diye birbirimize hitap ettiğimiz insanların evlerinde barınmayaçalıştım. Ama derler ya ‘insan eti ağırdır’ sözünü bizatihi deneyimledim. Neyazık ki kaldığım her evde en fazla 3 gün durabiliyordum. Farklı bahanelerdendolayı oralardan da kovuluyordum ve artık sokakta yaşamayı kabul ettim. Onlarınbeni kovmasından daha güvenli ve rahat geliyordu artık. Geceleri parklarda veköprü altlarında yatmaya başladım. Gündüz neyse de gece bir hayli soğuk ve sertgeçiyordu. Buna da çözüm olarak sert içkiler kullanmaya başladım. Tek amacımvardı geceleri üşümemek ve rahat uyuyabilmek. Hadi bunu başardım şimdi kendimebir iş bulmak zorundaydım.  Günlük işleryaptım. Bu bahane ile de geceleri üşümeyecektim. Belli bir zaman sonra alkoltüketimim bir hayli arttı.  Kontrollüiçmeye çalıştım ama olmadı. Günlük topladığım para ile bir evde bekar odasıkiraladım. Aylar sonra ilk defa sıcak bir yatakta yatacaktım. İhtiyacım olan dabuydu zaten. Alkol içmeme de gerek yoktu. 3 oda 1 salon evde 6 kişi kalıyorduk.Benimle aynı odada yatan kişi zil çalınca apar topar koşarak kapıyı açmayagitti. Bir şeyler döndüğünü hissettim. Derhal mutfağa geçtiler. 4 kişiydiler.Arkalarından merak ettiğim için gittim kapıyı açtığımda ise hayatımı alt üsteden maddeyi kullandıklarını gördüm. Gören göz dayanır mı? Buna zaafım olanşeydi. Beceremedim. Kendimi durdurmayı ve yeniden kullanmaya başladım. Hem dedaha beter bir şekilde. Nereye gitsem karşıma çıkan bu illetten artıkkurtulamayacağımı kabul ettim. İnancım kırılmaya başlamıştı artık. Çevremdekullanan arkadaşlarımın çare olarak gördüğü hastaneler kişilerin kanınıtemizledikten(detoxs) sonra yığınla antidepresan ilaç vermeleri illegaliçıkarıp legal uyuşturucular sokması hayat kurtarıcı bir teknik değildi. Birsene aralıksız dışarıda kaldım. Öyle bir noktaya geldim ki artık insanlardan 1tl dileniyordum. Ne kolay yoldan para kazanacak gücüm kaldı nede çalışacakenerjim. Çaresizlik içinde aylarca yattığım yerden sabah işe giden insanlarıizledim. Simalarını ezberleniştim artık. Tabi onlar da benim için en acı olanıda 14 ay içinde biri de durup ‘ya kardeşim hergün burada yatıyor kalıyorsunnedir senin derdin neden bu haldesin?’ demedi. Maalesef toplumumuzunbağımlılığa bakış açısını değiştirmediği müddetçe dışarıda acı çekip mezaragiden çok özel insanlar olacak velhasıl kelam. Umutlarımın tükendiği birnoktada yırtık bir kağıt parçasında ‘uyuşturucu çözümse çare var’ yazılı birbroşür buldum koydum arka cebime ve ertesi sabah çıktım gittim. Adrese kapıyıçalıp açanın yüzüne bakamadan ‘kurtarın beni’ dedim ve açan kişiyle tanıştım.‘Eski bir bağımlıyım yıllardır tek bir ilaç bile kullanmadan temiz kalıyorum’demesi içimde kalan bir parça umut kazanını alevlendirdi ve hayatını merakettim. Çok fazla ortak yönümüz vardı. İlk defa uyuşturucu parası bulabilmekiçin yaptığım şeyleri böylesine kolay anlatıyordum ve en önemlisi yargılanmadandinleniyordum. Giriş o giriş. Bu arkadaşlık birliğinin içinde fark ettiğim vekızgınlıklarla dolu hayatıma sevgi tohumları ektim. Çok sebat etmem gerektiğinibiliyordum. Arada sırada aşerme dönemleri geçiriyordum ama üstesinden gelecekyol ve yöntemler öğrendim. Bu dönemleri aştım elhamdülillah. Buda yetmedi.Gelen ailelerle görüştüm. Kullanımda olan insanlarla iletişim kurdum. Hemçıktığım noktayı her daim hatırladım. Hem de yıllarca bir bağımlı ailesine nelerçektiriyor. Bunu net bir şekilde idrak ettim. Acı da olsa kabul ettim. Banaverildiği gibi karşılıksız aldım karşılıksız veriyorum alınan bilgileri vetecrübelerimi. Üniversitelerde, televizyon kanallarında yazılı basında hiçdurmadan anlattım kendimi fazlasıyla değerli hissettiğim anlardan biri de ilküniversite seminerimde hayat hikâyemi anlattıktan sonra, 200 kişinin beniayakta alkışlamasıydı. Bununla birlikte kendimde olan eksikliklerimi fark edipdüzeltmeye çalıştım. Dışarıdan yarım kalan eğitimime devam ettim. Birüniversitede bağımlılık danışmanlığı eğitimini başarı ile tamamlayıp sisteministediği diplomayı da almış bulundum. Hayatımdaki amaçları revize ettim vekendimi bu işe adadım. Bu iş diyorum keşke böyle bir meslek olmasaydı ve kimsekullanmasaydı ama biz bu işin mutfağımda olan kişileriz. Önleyici çalışmalarıhem Emniyet güçlerimiz hem de devletimiz zaten yapıyor. Mevcut kullanımda olanaktif kişileri ıslah edemezsek bu halka gittikçe genişleyecek. Taşın altınaelimizi sokan biz olalım. Onların ne yaşadıklarını ne yaşayacaklarınıdeneyimlemiş olan kullanımdan uzak olan bireyler olarak hepimizin ve toplumunsorumluluklarının farkına varmasına davet ediyorum. Toplumdan uyuşturucuyüzünden silinen yetenekli becerikli milyonlarca genç var. Onlardan biri debenim. Bir rakamı ufak görülmesin gözünüze. Şahsım da o bir kişiden biriydi.Hamdolsun Allah’a. Bizi bu işte hizmetkâr yaptı. Yüzbinlerce arkadaşadokunabilmemizi sağladı. Sağlayacak ta inşallah’