Adem ve Havva’nın çocukları ilk günden beri anlaşamamışlar. Fitne girmiş araya, menaatler çatışmış. Bu nedenle ilk cinayet yaşanmış. Tefsirciler derler ki, kardeşlerden biri Allah’ın hükmüne razı olmamış, yani nefis girmiş araya… İşte bu nedenle, peygamberler çok uğraşmış fitneyi ortadan kaldırmak için ancak insanoğlu devam etmiş, şeytan ile yol arkadaşlığına… Bugün Cuma, hepbirlikte camiye cem olmaya gidiyoruz. Gidiyoruz ama İslam dünyası maalesef cem olamıyor. Prof. Görmez hocama bu konuda bir anlasak, bakın ne diyor; “Geliniz, topraklarımıza ekilen fitne tohumlarının daha fazla filizlenmesine izin vermeyelim* “Müslümanların vahdetini, uhuvvetini ve maslahatını ön planda tutmak ve bu uğurda her türlü riski alarak hakkı, hakikati, adaleti ve ahlakı savunmak âlimin tavrı olmalıdır…” “Bizler bu dinin şiarını üstünde taşıyan ilim insanları olarak maalesef ‘Hac menasikini ifa ederken karınca öldürmenin hükmünü’ uzun, uzun izah ettik ama masum insanları katletmenin haramlığını ve ‘Bir insanı haksız yere öldürmenin bütün insanlığı öldürmek olduğunu’ haykırmayı ihmal ettik.”* “Birbirimizi suçlamakla bölgemizdeki ateşi söndüremeyiz…” “Şii de olsun Sünni de olsun ama hepsi bir arada tek ümmet olsun…” “Şia ve Sünne arasındaki ihtilafı 14 asırdır çözemediğimize göre ve bundan sonra da çözemeyeceğimize göre, Sünnisiyle Şiisiyle ey İslam Uleması! “Geliniz bu ihtilaftan çatışma üretmek yerine, farklılıklarımızı olduğu gibi kabul edelim, bunu kanlı çatışmalara bahane kılmayalım.” “Geliniz, küfrün karşısında tek ses,” “Hainin karşısında tek yürek,” “Zalimin karşısında tek bilek olalım…" “Küresel Siyonizm, gözlerini bize dikmiş duruyorken, tarihin sayfalarındaki ihtilaflı konuları o gündeme taşımanın ne yararı var…” “Mezhebimizin ve ideolojimizin değil, İslam’ın tevhid anlayışının yayılmasını esas alalım.” “Ya Rabbi, sen kalplerimizi birleştir,saflarımızı sıkılaştır, mazlum ümmetleri necata erdir. “Ümmeti İslam’ı tevhit üzere sabit kıl…” Bu sözlere kocaman bir ‘amin’ demekten başka ne denir ki! KÜRESEL SİYONİZM ‘ÜST AKIL’ Hocamızın bu tespitlerin hepsini gönülden destekliyorum. Çünkü, İslam ve Türk Dünyası farklılıklarını fark edip, bunları öne çıkartmak yerine. Ortak görüş ve düşünceleri ile yola çıkmalı. Mutlaka Türk İslam Birliği sağlanmalıdır. Neden mi? Kur’an müminler kardeştir diyor. Madem ki kardeşiz, kardeşler birbirleri ile Allah rızası için dayanışma içinde olmalı. Çünkü üst akıl dediğimiz küresel siyonizm hatta hıristiyon aleminin bir kısmı el ele vermişler, İslam vahdet şuurunu kırmak için proje üstüne proje geliştiriyorlar. Bu ülkede kime sorsanız, yüreklerin toplu vurmasını ister. Ancak söylemler ile eylemler aynı olmuyor çoğu zaman. Bugün; “Kendilerinden olmayan herkesi tekfir ederek ötekileştiren anlayış, İslam dünyasının kalbine bir hançer gibi saplanmış durumdadır, hocam böyle diyor…” Ancak, “Hiçbir strateji, Müslüman kanının dökülmesini önlemekten daha değerli değildir…” Yani, düşmanın ekmeğine yağ sürmük bizlere yakışmaz, Ne diyor Rab’bimiz; “Allah’ın ipine sım sıkı sarılın” Ne diyor Efendimiz; “ Size iki emanet bırakıyorum, Kur’an ve Sünnetim” Öyle ise şu mübarek günün hürmetine, gelin birlik olalım. Sevelim, sevilelim, inanın dünya kimseye kalmaz. Kalın sağlıcakla.