Son yıllarda ""Türk Şiirinin BeyazKartalı" sıfatıyla anılan, bize göre de 16 Ekim akşamına kadar"yaşayan Türk şairlerinin en büyüğü” sayılması gereken hemşehrimiz,ağabeyimiz, aile dostumuz ve DOLUNAY dergisinde öncümüz, DOLUNAY ŞİİRŞÖLENLERİ'nin kurucu ve icracısı,Türk ve Türkçe sevdalısı Bahaeddin Karakoç,pazartesini salıya bağlayan gece 16 Ekim 2018 günü saat 23.45 sularında fânidünyaya vedâ ile ebedî dünyaya intikal etmiş, yani Hakk'a yürümüştür..


Bahaeddin Karakoç;
Düşündüğü ve duyduğu, yani hissettiği hemen her şeyi kâğıda geçirmekle kalmayıpsağlığında kendi disiplini çerçevesinde yayımlama, hatta bütün şiirlerini beşcilt hâlinde topluca bastırma talihine erişen nadir insanlardan biridir,sanıyorum. (Son aylarda mektuplarını tasnif ve yayımlama çabası içerisindeydi,sadece onlar yetişmedi galiba.)
Bunda kendi şahsî titizliği kadar, Allah'ın lütfettiği 88 yıllık, oldukçasağlıklı geçen uzun ömrünün de payı vardır şüphesiz.
Ama ufak-tefek vücuduna sığdırdığı o bitmez tükenmez enerjinin, delişmentabiatının, en önemlisi de hak bellediği işte ve yolda tek başına sonuna kadaryürüme iradesinin payı hepsinden daha fazla olmalı.
Ve birşey daha:
Öyle sanıyorum ki, Türk gençlerinin şiir ve estetik üzerine soruları baştaolmak üzere, bütün bir fikrî tecessüslerine, o merkezden gelen heyecan dolutalep ve suallerine onun kadar zaman ayırmış, mektuplarla, telefonlarla cevapyetiştirmeye çalışmış ikinci bir şahıs da bulamazsınız. Bunda ise, bahsettiğimizo enerjisi sayesinde, elinde demir âsa, ayağında demir çarık misaliyle,neredeyse bütün bir Türkiye ve hatta Türk dünyasında - başta üniversitelerolmak şartıyla - dolaştığı edebî çevrelerin büyük rolü olmalı. Bu müthişçabanın manevî mahsulü kabilinden, en başında büyük ABAY ÖDÜLÜ sayılmak üzere,o çevrelerden aldığı sayısız ödülleri bunun en bâriz ve samimimi delilleriolarak zikredilmeli.

Ve önemli bir vurgu daha:
Bahaeddin Karakoç kadar, ömrünü "has şiir"e adamış, değil Türkiye'dedünyada kaç şair var acaba?

Yâni, dostlar; bizim ve sizin anlayacağınızodur ki, Bahaeddin Karakoç, uzun ömrünün hakkını fazlasıyla vermiş, milletineve Türk gençliğine olan vicdânî borcunu, hiçbir hesap endişesi gütmedenbihakkın ödemiş nadir şiir ve düşünce adamlarımızdan birisidir.

Duamız odur ki, yıllar önce yolladığı BEYAZ DİLEKÇE’si Hakk makamında kabulolunsun ve "Beyaz Önsöz"ünde umduğu gibi:

"SEVGİLİ VUSLAT ODASINA ÇAĞIRIR BENİ,
"KURBANLIK KOÇ GİBİ SÜSLENİRİM,
"ABDEST ÜSTÜNE ABDEST ALIR, ÖYLE GİDERİM.
"ZİKİR KUŞLARININ HEPSİ İÇİMDE KANATLANIR,
"SEVGİLİNİN KAPISINDA KİMLİK SORARLAR,
"FAZLA SÖZ BİLMEM BEN,
" 'LÂ İLÂHE İLLALLAH!' DERİM"

diye Hakk’a teslim olsun;

Keza; şuhedâ kanlarıyla yıkanmış bu güzel Anadolu'nunaziz bir beldesinde, Maraş-Şeyh Âdil Kabristan'ında, ŞEHİTLİK mahallinin yanıbaşında Hakk'a uğurlanırken, DİLEKÇE'sinin nihayetindeki şu niyazı yerinibulsun:

"TUZAKLAR BİR BAHÂNE, SUÇUMU ARZ EDERİM,
"DIŞIM BİR TOPRAK TESTİ, İÇİMİ ARZ EDERİM,
"TÖVBEMİZİ KABUL ET, BİZİ BAĞIŞLA KORU,
"BEYAZ DİLEKÇELERLE KOŞALIM SANA DOĞRU.
"KARE-KARE KİRLENDİK, YUMAYA YAĞMUR GÖNDER!
"NURUNDAN MAHRUM KOYMA , VER ALLAH'IM ÇOK NUR VER!!!"

Evet, bizim duamız, senin BEYAZ DİLEKÇE'lerlegönderdiğin niyazın Hakk makamında kabul ola ve nurlar içinde yatasın azizBahaeddin Karakoç ağabey, NURLAR İÇİNDE YATASIN!!!

18 Ekim2018/ KAHRAMANMARAŞ

 (Defnolunacağı günün sabahı, 02.52)