Her toplumun, kendine özgü milli ve manevi değerleri vardır.
Din, dil, ahlak, gelenek ve görenekler bunlar arasındadır.
Milli ve manevi değerler, bir toplumun kültürünü oluşturur.
Toplumun birlik ve beraberliğini güçlendirir.
Barış, Saygı, Sevgi, Sorumluluk, Mutluluk, İş birliği, Dürüstlük, Alçak gönüllülük, Hoşgörü, Samimiyet, Uyum, Özgürlük.
Şimdi gelelim yine kendi işimize, futbol alt yapıları da bu değerler üzerinden kendi değerlerini de oluşturmalı yalnız bu insani ve vicdani değerlerin oluşturulması sadece okul, kulüp üzerinden gerçekleşmez ev-aile ortamının ve özellikle anne babanın benimsediği değerler ve bu değerler doğrultusunda sergilediği tutum ve davranışların çocukların kişilik gelişimi ve sahip olduğu değerler çerçevesinde asıl belirleyici ve şekillendiriciler olduğu unutulmamalıdır.
İnsanların ilgi alanları farklı farklıdır.
Bazıları gazetelerin önce spor sayfasına bakar, bazıları haberleri okur, bazıları da siyasî yorumları inceler.
Hani deriz ya Her yiğidin yoğurt Yiyişi farklıdır diye, işte öyle bir şey bu yazıda anlatmak istediğim.
Bir toplumu, yüz yüze geldiği engeller karşısında dirençli ve Muzaffer kılan, o toplumu oluşturan bireyler arasındaki milli dayanışma ve birlik ruhudur.
Şimdi gelelim birlik ve birliktelik mevzusuna…
Kahramanmaraş’ta birlik hangi alanda var? Maalesef üzülerek ifade edeyim hiçbir alanda yok…
Son demlerde yaşadığımız olaylardan bir tanesidir, hatta Kahramanmaraş’ta duyurduğumuz Kahramanmaraş’ta bir İlk mevzusu…
Ampute futbol Takımımız 1 yıllık heyecanı yok olmak üzere…
Bu doğrultuda sahip çıkanı olmayınca başvurusu da Red edilmiş.
Ne yapılacağı şaşırılmış bir durum, hangi kapı çalınsa ha ha denmiş…
Milletleri ayakta tutan millî ve manevî değerlerdir.
Bu değerler, milletlerin birlik beraberlik ve toplumsal dayanışma içerisinde yaşamasını ve milli kimliğiyle tarih sahnesinde yer almasını sağlamaktadır.
Milletler, söz konusu değerleri gelecek kuşaklara aktardığı oranda varlıklarını sürdürürler.
Tarih, bize milli ve manevi değerlerine sahip çıkmayan ve başka milletleri körü körüne taklit edip milli şahsiyetlerini kaybedenlerin dünya coğrafyasından silinip yok olduklarını göstermektedir.
Bu yüzden, bir toplumu içten yıkmak isteyenler, inanç, ahlak ve milli değerleri yok etmeyi ilk hedef olarak seçmektedirler.
Geçmişi ve kültürü ne kadar eskiye dayanırsa dayansın, milli ve manevi bağlarının parçalanması, bir toplumda dejenerasyonun baş göstermesini, ardından da bölünmeyi ve yok olmayı kaçınılmaz hale getirir.
Tarih; güçlenmiş, yükselmiş, zenginleşip büyümüş fakat milli şuurunu kaybetmesinden dolayı varlığını yitirmiş toplumların örnekleriyle doludur.
Şimdi Spor’da Milli birlikteliğimiz Kahramanmaraşspor’u göz önünde bulundurursak bu sezon zorlu bir grupta…
Beyaz Grup kolay bir grup değil…
Hocamız yeni, Kadro ise yok denilecek kadar genç…
Sezonun başlamasına ise 20 gün var.
Transferde ise 1 isim var ve birçok isimle de temastalar.
İnşallah Yeni bir sezon yeni bir heyecan olacaktır.
Amatör’e gelince ise ne olacağı nasıl olacağı belirsiz bir durum…
Sezon Planlaması, seçimler, takım oluşumları gibi bir durum söz konusu…
Önce Üst çatı kurulması lazım, ASKF seçimi, TFF Ajan seçimi ve komite seçimi söz konusu…
Bakalım Milli duygu ön planda olacak mı?, Değerlere sahip çıkılacak mı?
Yoksa harra hurra bir konum olacak mı?
Bakalım durumlar neyi gösterecek.
Bizler Tercih meselesi ile üzerine sünger çekilmiş insanlar olsakta zaman farklı şeyleri tecelli edeceği inancındayım.
Birlikteliğin olmadığı alanda da değerlere sahip çıkmakta birazcık saçma olacak ama bu olaylar, sancılı süreçler doğuracağı düşüncesindeyim.
Hani derler ya bu köprünün altından çok sular daha akar diye…
Bakalım kimler hangi suya kapılacak…
Kalın Sağlıcakla…