Hatay'da ticaretin kalbi konumundaki, 3.5 kilometrelik Tarihi Uzun Çarşı, 6 Şubat’taki Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilendi. İçinde han, hamam ve cami bulunan çarşıda birçok dükkan zarar gördü.
Farklı din, mezhep ve etnik kültürden insanların asırlardır uyum içinde yaşadığı Uzun Çarşı’da; defne sabunundan nar ekşisine, zeytinyağından, meyan kökü şerbetine, künefeden tepsi kebabına kadar yöresel lezzetleri bulabilmek mümkündü. Depremin ardından bazı esnaflar, insanlara yeniden umut olmak, ticareti canlandırmak adına iş yerlerini açmaya başladı. 3 kuşaktır ata mesleğini sürdüren Nuri Başak da, ‘Aydın Kasap’ isimli işletmesinde kentin yöresel lezzeti tepsi ve kağıt kebabı ile umut dağıtıyor. Çarşı ve çevresinin son durumu dron ile de görüntülendi.
"Esnafımız yavaş yavaş gelmeye başladı"
3. kuşak olarak ata mesleğini devam ettiren 26 yaşındaki Nuri Başak, 63 yıldır Antakya’nın tarihi Uzun Çarşısı’nda hizmet verdiklerini belirtti.
6 Şubat’taki depremin ardından 42 gün sonra iş yerlerini açma gereği hissettiklerini dile getiren Başak, “Çarşıda bir yıkım var. İş yerimizi açamadığımız gün sayısı artmaya başladıkça kötü olmaya başladık, moralimiz bozuluyordu. Biz de kısa süre önce gerekli temizliklerini yapıp kasabımızı açtık. Yavaş yavaş diğer esnaflarımız da gelip, dükkanlarını açmaya başladı” dedi.
"Buruk girdik"
Ramazan ayına buruk girdiklerini ifade eden Başak, “Antakya’da tepsi ve kağıt kebabı çok sevilir. Bizim iki kebabımız dana kaburgadan yapılır. Zırhla çekilen et, baharat ve sosla birleştirilip taş fırında pişirilir. Her çarşıya girdiğimde o burukluğu hissediyorum. Geçmiş ramazan aylarında çarşıda adım atacak yer bulamazdınız. İftarda yoğun bir talep görüyoruz, bu da bizi mutlu ediyor. Tekrar eski günlere dönebilmemiz için bir yerlerden başlamamız gerekiyordu. Esnafımız enkazlar kalkıp, genel bir temizlik yapıldıktan sonra bir çoğu işyerini açacaktır. Biz açtıktan sonra çarşıda bir hareketlenme başladı. Herkese umut ve moral verebilmek adına iş yerimizi açtık” ifadelerine yer verdi.
