Kahramanmaraş 5. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanıklar Mesut Vahit Kazancı, Muhammet Karaaslan, Harun Gümüşer cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı, tutuksuz sanık Nasuh Atılgan ise sağlık durumlarından dolayı katılmadı.
"Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olmak" suçundan hakim karşısına çıkan sanıklardan Mesut Vahit Kazancı savunmasında, Reyyan Apartmanı'nın statik projesini kendisinin hazırlamadığını, projelendirme kısmında hiçbir görevinin olmadığını belirtti.
Kazancı, apartmana daha sonradan ilave kat yapıldığını öğrendiğini, bu durumun binanın statiğini olumsuz etkilediğini düşündüğünü ifade ederek, Karadeniz Teknik Üniversitesince (KTÜ) hazırlanan bilirkişi raporunu kabul etmediğini söyledi.
Apartman yapılmadan önce yaptırılan zemin etüdü çalışmasını yeterli bulmadığını kaydeden Kazancı, 11 aydır tutuklu olduğunu belirterek tahliyesini talep etti.
Sanıklardan Muhammet Karaaslan da bina inşaatının statik kontrollerini belediye kontrolünde yaptıklarını öne sürdü.
KTÜ tarafından hazırlanan rapor ve savcılık makamınca hazırlanan iddianame kapsamında kendisine 3 suçun atfedildiğini belirten Karaaslan, üzerine atılı suçları kabul etmediğini söyledi.
Binaya kaçak yapılan katın, apartmana ilave 6-8 ton ağırlık bindirdiğini anlatan Karaaslan, şöyle devam etti:
"Depremlerde oluşan yer ivmeleri, proje tasarımında kullanılan etkin yer ivmelerinin çok üstündedir. Deprem neticesi yıkılan binanın hasarlı olan kolon, kiriş ve temellerden alınan numunelerden normal sonuç vermesi beklenemez. 5 tane temelden 2 tane kirişten olmak üzere toplam 7 karot örneği alınmıştır. Alınan bu karot örnekleri de uygun muhafaza edilmemiştir. Karot sonuçlarından bazılarının yanlış değerlendirilmesi malzemelerin kalitesizliğini belirlemez. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Reyyan Apartmanı'nın depremde yıkılmasına neden olan kaçak katı zaten benim yapmadığım iddianamede de var. Kaçak kat, binaya ilave 6 ila 8 ton yük bindirmiş, binanın statik sistemini tamamen bozmuştur."
Sanık Harun Gümüşer de 1999 yılından itibaren inşaat mühendisi olduğunu, Kahramanmaraş'ta birçok proje yaptığını dile getirdi.
Projenin müellifi olduğunu belirten Gümüşer, KTÜ tarafından hazırlanan bilirkişi raporunu kabul etmediğini söyledi.
Bina inşaatın yapıldığı tarihte kullanılan programlardan bahseden ve bu programların zaman geçtikçe güncellendiğini ifade eden Gümüşer, bina projesinin dönemin proje koşullarını karşıladığını belirtti.
Gümüşer, apartman yapıldıktan sonra kaçak bir şekilde kat yapıldığını, bunun da bilirkişi raporunda geçtiğini ileri sürerek, depremin şiddetinin büyük olmasının binanın yıkılmasında etken olduğunu kaydetti.
3 aydır tutuklu olduğunu ifade eden Gümüşer, hem sağlık hem de ailevi sebeplerden dolayı tahliyesini istedi.
Müştekilerden Serap Arıcıoğlu da tüm sanık ve sorumlulardan şikayetçi olduğunu belirtti.
Reyyan Apartmanı'nda yaşayan hamile kız kardeşini kaybettiğini anlatan Arıcıoğlu, "Benim tek kardeşimdi. 6 aylık evli, 4 aylık hamileydi. Depremden 2 gün önce bebeğin cinsiyetini öğrendik. Erkek olacaktı. Hayallerimiz vardı. Bir annenin yüreği nasıl soğuyacak. Ben kardeşimi geri getirebilir miyim? 52 kişinin canını nasıl karşılayacaksınız? Kardeşim benim 2 çocuğumun teyzesiydi. Kardeşim 4 aylık hamileydi. Ben teyze olacaktım." diye konuştu.
Bu sırada salonda bulunan bazı müşteki yakınları gözyaşlarına hakim olamadı.
Duruşmaya katılan tüm müştekiler ise sanıklardan şikayetçi olduklarını belirterek cezalandırmalarını talep etti.
Mahkeme heyeti, eksiklerin giderilmesi için duruşmayı 25 Nisan'a erteledi.
Editör: ATİLLA ŞAKACI