İşte o mektup;

Merhabalar

İsmim Osman Yücel. Soğutma kombi bakım onarım servisi. Elbistan, Afşin, Göksun, Ekinözü, Nurhak olmak üzere 12 yıldır beyaz eşya ve kombi yetkili servis, bakım onarımı işi yapıyorum.

Bilindiği üzere bölgemizde yüzyılın felaketi yaşanmıştır. Allah tekrarını yaşatmasın.

İlk günden itibaren bölgeyi terk etmedim, terkedemedim çünkü insanlar mağdur herkes korku içinde perişan bir haldeyken gitmek yakışmazdı. Bana düşen yardım etmekti. Para pul kazanç hiç umrumda değildi. Yaklaşık 2500 konuta 5 kişilik ekibim le bölgede dondan patlayan hasarlı kombilere hizmet vermekti. Gecemizi gündüzümüze kattık.

Gerek araçla gerek yürüyerek öncelik sırası yaşlılar, çocuklar ve akut personeli olmak üzere soğuktan mağdur olan insanlara koştum. Zerre pişman değilim bugün olsa aynısını düşünmeden yaparım. Bu yoğun temponun arkasından dükkanıma geldiğimde çok fazla bir hasarın olmadığını bir kaç duvar çatlağını gördüm. Zaten gelen ekipler işyerime az hasarlı rapor verilmişti.

Günü birlik bakım onarım işlerini bu işyeri üzerinden devam ettiriyordum. Fakat 24-03-2023 tarihinde yan taraftaki binayı amatör bir kepçe operatörü tarafından yıkım işlemi yapılırken benim sağlam olan işyerini de yıktılar.

O dönemde TV ve sosyal medyada gördüğüm kadarıyla her gün siyasetçiler bölgeyi geziyor du. Derdimi gelen birine anlatırım dedim. Fakat şunu farkettim ki bölgeye her gelen siyasetçi ve başkanlar özçekim çekip dramatik üç beş mesaj çekip gidiyorlar. Bunlar gelmeyecek kendim gidip birilerine derdimi anlatayım dedim. Maalesef kimseye derdimi anlatamadım hatta adam yerine bile konmadım.

Zaman geçti bölgeye çarşı kuruldu konteynerler geldi galiba banada verirler dedim çünkü işyerim yıkıldı. Yine yanıldım maalesef çarşı da birileri ne yalakalık olsun diye istemeyen haketmeyen hatta bana gerek yok diyenlere bile konteyner verildi bana verilmedi.

Şimdi bölgede derdimi anlatmak için kaymakam dahil olmak üzere hangi kapıyı öaldıysam bana git şikayetçi ol mahkemeye ver diyerek konu kapatılıyor.

Ülke olarak bu sıkıntılı günlerden geçerken devletime ve milletime destek olmak isterken karşılık gördüğüm muamele hiç hoş değildir. Benim mağduriyetimi giderme adına devletimden derdimi dinleyecek bir yetkili talep ediyorum. Zaten bu kadar mücadeleme karşılık kimse kapımı çalmaz ise bu şehirde durmanın anlamı da yok. Belediye başkanı klip filan işleri ile uğraşıyor çok yoğun. Diğer il başkanları çakarlı arabalarla nerde demeç verelim derdinde. Herkes çok yoğun kimseye bişey diyemiyorum.”

Editör: METEHAN NAZLI