Arık, açıklamasında Türkiye'de 1992 yılından bu yana yasal olarak yürütülen memur sendikacılığının geldiği noktayı eleştirdi. "Otuz iki yıllık kamu sendikacılığının memura ve eğitim çalışanlarına kazandırmadığı gibi kaybettirdiği ortadadır" diyen Arık, siyasi partilerin memur kolları gibi davranan sendikaların gerçek işlevini yerine getirmediğini vurguladı.
Açıklamasında, "Bir siyasi partinin memur kolları gibi kurulmuş, bir ideolojinin arka bahçesi olarak teşkilatlanmış yapılar sendika değildir" diyen Arık, bu yapıların eğitim çalışanlarının çıkarlarını değil, kendi ideolojilerinin çıkarlarını gözettiğini belirtti. "Mesleğimizin avukatlığını yapmamış, siyasilerle kirli çıkar ilişkilerine girerek, karşılıklı kazanmışlar. Kaybeden ise yine memurlar ve eğitim çalışanları olmuştur" ifadelerini kullandı.
Ek Ders Ücreti Yetersiz
Arık, eğitim çalışanlarının karşılaştığı maddi zorlukları dile getirerek, “Bir saat derse giren öğretmene verilen ücret ile bir tavuk döner alınamıyor. Evimize bir usta çağırıp bir musluk tamir ettirdiğimizde en az 600-700 lira ödüyoruz” dedi. Bu durumu, eğitim çalışanlarının alım gücünün düştüğünün bir göstergesi olarak değerlendirdi.
Eğitim Çalışanlarına Çağrı
Kamuran Arık, sarı sendikalardan kurtulmak gerektiğini vurgulayarak, “Sarı sendikalar patronla, karşı tarafla anlaşmışlar. Biz eğitim çalışanları olarak bu yapılardan kurtulmazsak, bizi kuru ekmeğe muhtaç bırakacaklar” diye konuştu. Eğitim çalışanlarının bu sendikalara karşı durmaları gerektiğini belirten Arık, "Artık kendi kahramanımız olmak zorundayız. Yıllardır ne bir kahraman gelip bizleri kurtardı, ne de kahramana olan ihtiyacımız azaldı" ifadelerini kullandı.
Arık, kamu çalışanlarının haklarını savunmak için Kamu Birliği Konfederasyonu ve Genç Eğitim Sendikası'nın siyasetten bağımsız mücadelesine destek olunması çağrısında bulundu. “Gelin hep beraber siyasi, ideolojik yapılardan kurtulup sadece mesleki birliktelik için mücadele edelim” diyerek birlik ve beraberlik mesajı verdi.
