Okuyucumuz, eşinin at yarışlarından dolayı ailece yaşam kalitelerini bozan ve ortadan kaldıran kumar bağımlılığından dert yanıyor ve bunun altındaki sebepleri öğrenmek istiyor. Başlarda sadece hoşça vakit geçirme, eğlence ve hatta dinlenme aracı olarak gördüğümüz kumar oyunlarını, içine girdiğimizde aslında uçsuz bucaksız bir kara delikten ibaret olduğunu bizlere yaşattığı hazin sonla anlarız. Özellikle de teknolojinin hayatımızın bir parçası haline gelmesi ve internetin de yaygınlaşmasıyla son zamanlarda karşımıza çıkan online kumar oyunları da gerek oynayanları gerekse çevresini bilinmez bir kaosa sürüklemektedir. Görüşlerine başvurduğumuz Reem Nöropsikiyatri Merkezi’nin Kurucusu Nörolog Mehmet Yavuz, kumar bağımlılığı hakkında önemli açıklamalarda bulunuyor;
Kumar bir eğlence aracı mıdır?
Kişi çeşitli nedenlerden kaynaklı mevcut problemlerinden kurtulmak için kumarı bir eğlence, bir kaçış yeri olarak görebilir. Ayrıca bunun için zengin olmaya dahi gerek yok. Çünkü kumar bağımlılığı her gelir grubunda görülebilen bir rahatsızlıktır. Eğlence olsun diye ilk oyuna başlanır ve her kaybın ardından kumar oynama isteği mantıksızca artmaya devam eder; aklınca kaybedilenler tekrar kazanılacak ve kat be kat fazlasıyla geri alınacaktır… Yenilen boğa güreşe doymaz misali kaybettikçe artan bu kumar oynama isteği, bireyde artık kısır döngü halini alır. Oynar, kaybeder, pişman olur ama o asla tekrar oynamaktan vazgeçmez aksine eline para geçtikçe zihni hep oyunla meşgul olduğu için kazandığına dair senaryolar kurar, hatta tüm bunlara kendini inandırır.
Hevesten çıkıp alışkanlığa neden olur
Kumar oynama fikrinin altında yatan asıl sebeplerden bir kısmı ise yetersizlik duygusu, kaygı bozuklukları, çaresizlik, özgüven problemleri ve bazı psikolojik sorunlardır. Kişi, kumar oynayarak hayatında elde edemediği statüyü, konforu ve haz duygusunu elde edebileceğini düşünür ve hatta ilk başlarda bu hazzı fazlasıyla yaşar. Ancak kumar oynayarak kimsenin maddi ya da manevi açıdan iyi bir kazanç elde ettiği görülmemiştir. Bilhassa kumar, kazanılınca da kaybedilince de şiddetli bir tekrar oynama isteği uyandırmaktadır. Elde edilen her şey tekrar tekrar oyuna yatırılır, maddi çöküntü döneminde dahi olunsa o para bulunur ve o oyun oynanır. Dolayısıyla durum artık bir hevesten çıkıp bağımlılık haline dönüşür.
Yalanlarla örtülü kayıplar…
Kumar oynadıkça artan kayıplar belli bir zamandan sonra bireyleri çevresine karşı yalan söyleme durumuyla karşı karşıya bırakmaktadır. Gerekli parayı sağlamak adına dolandırıcılık, sahtekarlık hatta hırsızlık yapacak konuma dahi gelebilirler. Bir nevi artık oyuna giden her yol mubahtır onlar için. Yaptıklarının ne kendilerine ne de çevrelerine verdikleri zararın farkında dahi olmaksızın yaşamaya devam ederler. Dönülmez bir noktada olduklarını fark ettikleri anda ise çevreleri tarafından güvenilmez, tüm aile ve sosyal ilişkileri çoktan bozulmuştur. Bu durum kimi zaman depresyon ve intiharla sonuçlanabilmektedir.
Kimlere kumar bağımlısı diyebiliriz?
Zihni sürekli kumar oynamakla meşgul olanlar,
Defalarca kaybetmesine rağmen ısrarla kumara oynayanlar,
Ne kadar süreyle kumar oynadığını alacağı tepkiden kaynaklı çevresinden saklayanlar,
Ciddi bir maddi sıkıntı çekmesine rağmen, ne olursa olsun kumardan vazgeçmeyenler,
Sırf kumar uğruna iş hayatına, aile ilişkisine ve sosyal ilişkisine zarar verenler,
Gerekli parayı sağlamak adına yasa dışı işlere bulaşmayı dahi göze alan kişiler,
Kumarı bir haz yaşama aracı olarak gören bireyleri kumar bağımlısı olarak nitelendirmek mümkündür.
Kumar bağımlılığı bir rahatsızlıktır
Toplumu ve aile bağlarını temelden sarsan kumar bağımlılığı, göz ardı edilemeyecek kadar ciddi bir rahatsızlıktır. Günümüzde ufak meblağlarla dahi oynamayı mümkün kılan şans oyunları giderek artmaktadır. Bu durum kumar oyunlarında ciddi meblağlarla oyun oynamaya giden yolda bir temel niteliğindedir. Kumar bağımlılığını tedavi etmek mümkündür ancak öncellikle bireyin bağımlı olduğunu kabul etmesi ve tedaviye istekli olması gerekir. Her ne kadar tedavi sürecinde birtakım serotonin ve dopamin hormon dengesi sağlayan ilaçlar kullanılsa da, iş tamamen iradede bitiyor. Ekstra olarak irade güçlendirici ve benliği kuvvetlendirici psikoterapi yöntemlerinden de faydalanılmalıdır. Dolayısıyla kişinin inancı ve isteği tedavi sürecinin en önemli parçasıdır diyebiliriz.
Sizi kumara teşvik eden ne varsa çıkarın hayatınızdan!
Belki de hayatınızda ve çevrenizde bir mıntıka temizliği yapma zamanı gelmiştir. Tedavi sürecinde yapacağınız en iyi şey sizi kumara teşvik eden her şeyi hayatınızdan çıkarmak olacaktır. Mesela para; kumar parasız oynanmaz. Bunun için kartlarınızı hatta paranızın çoğunu eşinize ya da bir yakınınıza teslim edin. Ödemeleriniz varsa otomatik talimatlarla halledin. Böylelikle bir nebze de olsa kendinizi kontrol edebilirsiniz. Belki de en büyük tetikleyiciniz boş zamanınız. Mümkün olduğunca zamanınızı verimli şeylere kullanmayı deneyin ve hobi edinin. En önemlisi de ortam. Siz de kumar oynama dürtüsü yaratan her yerden uzak durmaya çalışın hatta gerekirse arkadaş çevrenizi dahi değiştirin.
Kumar oynama isteğini yok etmek ve bu bağımlılıktan kurtulmak zor bir süreçten geçmenizle mümkündür. Dolayısıyla yapılan yanlışın farkına varmak ve bunun hem kendinize hem de çevrenize ne kadar zarar verdiğinin bilincinde olmak süreci kolaylaştıracaktır.