Psikolog Serra Büyükburç, iyi alışkanlıklarında bağımlılık ile sonuçlanabileceğini belirterek, “Her kendimizi kötü hissettiğimizde ya da üzerine düşünmek istemediğimiz duygularla baş etmek için spor salonuna koşuyorsak, bu artık bir bağımlılığa dönüşebilir” dedi. Alışkanlıklarımız günlük yaşamımızda rutin yaptığımız davranışları tanımlamaktadır. Alışkanlıklar olumlu ve olumsuz olabilirler. Her gün aynı saatte yatmak, diş fırçalamak, her gün yürüyüş yapmak olumlu alışkanlıklardır. Ancak iyi alışkanlıklarında bağımlılığa dönme ihtimali vardır.
“Bağımlılığın ön adımı olabilir”
Konuyla ilgili Onma Psikoloji’den Psikolog Serra Büyükburç, İhlas Haber Ajansı’na konuştu. Psikolog Büyükburç, “Örneğin, spor yapmak sağlıklı ve faydalıdır. Ancak, her kendimizi kötü hissettiğimizde ya da üzerine düşünmek istemediğimiz duygularla baş etmek için spor salonuna koşuyorsak, bu artık bir bağımlılığa dönüşebilir. Buradaki kritik soru şudur. Bu davranışı ya da ilişkiyi kendimize yakınlaşmak için mi, yoksa kendimizden uzaklaşmak için mi kullanıyoruz? Eğer ikinci seçeneği söylüyorsak, bu durum bağımlılığın ön adımı olabilir” ifadelerini kullandı.
“Bir bağımlılık, başka şeylere alan bırakmıyor”
Bağımlılığın kökeninden de bahseden Psikolog Büyükburç, “Bağımlılık, aslında kendi içimizdeki boşluk hissinden kaçmanın bir yoludur. Jean-Paul Sartre’ye göre varlığımızın kesin olan tek yanı, var olmamızdır. Hayatımızdaki diğer her şey, bizim seçimlerimiz ve inşa ettiklerimizdir. Ancak bu inşa ettiklerimiz ortadan kalktığında, kendimizi derin bir hiçlikle yüz yüze bulabiliriz. İşte bu hiçlikle yüzleşmek zor geldiğinde, bazı kişiler maddelere, davranışlara, ilişkilere ya da alışkanlıklara bağımlılık geliştirebilir. Hayatımızda bir bağımlılığın varlığını fark ettiğimizde, genellikle onun yaşamımızda çok fazla yer kapladığını ve başka şeylere alan bırakmadığını görürüz” diye konuştu.
“Gerçek özgürlük, kendimizle bağ kurmakla gelir”
Bağımlılığın etkilerinin yol açtığı farklı bedeller olduğuna değinen Büyükburç, daha sonra şunları söyledi.
“Bağımlılıkların etkileri ve yol açtığı bedeller farklılık gösterir. Örneğin, madde bağımlılığı fiziksel sağlığı doğrudan tehdit ederken, alışveriş bağımlılığı finansal zorluklara neden olabilir. Spor bağımlılığı bedenin tükenmesine yol açabilir. Buradaki önemli nokta, bağımlılığın etkilediği alanın farkına varmaktır. Örneğin, sağlıklı görünen bir alışkanlık, hayatımızın diğer alanlarını ihmal etmemize neden olduğunda, bu alışkanlık faydalı olmaktan çıkar. Bağımlılıklar, bizi yalnızca asıl sorunlarımızdan değil, aynı zamanda canlılık getiren diğer deneyimlerden de uzaklaştırır. Yaşamı daha canlı ve anlamlı kılacak olan şey, bu yüklerle yüzleşmek ve onlarla başa çıkmanın yollarını aramaktır. Gerçek özgürlük, kendimizden uzaklaşmak yerine, kendimizle bağ kurmakla gelir.”