6 Şubat tarihinde Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 şiddetindeki depremler, 11 ilde büyük yıkım ve can kayıplarının yaşanmasına neden olmuştu. Yaşanan afet ‘Asrın Felaketi’ olarak nitelendirilirken, Kahramanmaraş Deprem Araştırma ve Risk Yönetimi Merkezi Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Alican Kop, Kahramanmaraş merkezde bulunan diri faylar hakkında kritik bilgiler paylaştı.
Kahramanmaraş’ta yıkımın bu denli fazla olmasının birçok faktörü olduğunu ama en önemli faktör zemin faktörü olduğunu ifade eden Alican Kop, “Taşlarla yapılmış tek katlı binaların ayakta durduğunu görüyoruz ama 2005’ten sonra yapılmış, 10 katlı binaların yıkıldığını görüyoruz. Bu şehirde çok katlı yapılaşmadan uzak durmamız gerekiyor” dedi.
“Kahramanmaraş’ta halen aktif ve deprem üretecek faylar var”
6 Şubat tarihinde yaşanan depremler sonrası Kahramanmaraş genelinde Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü (MTA) tarafından ciddi çalışmalar yapıldığını ve bu çalışmalar neticesinde şehir merkezinde diri fay hatlarının bulunduğunu söyleyen Kop, bu fayların deprem üretme potansiyelinin olduğunu söyledi.
Kop, bu konuda yaptığı konuşmada “Doğu Anadolu Fayının Gölbaşı Türkoğlu bölümüydü bizim en çok koktuğumuz alan. Hemen güneyinde Narlı bölümü kırılmaya başladı sonra üst tarafa atladı. Bir de şehrin içerisinden geçen Kahramanmaraş fay zonu var. Burada şehrin güneyinden gelip, şehrin merkezinden geçip doğuya doğru Ayvalı barajına doğru devam eden fay var, bunun da çok sayıda kolu var. Şimdi bu fay MTA tarafından diri fay olarak gösterilmiş, daha sonra MTA burada çalışmalar da yapmış. Bunlar da hatta depremden sonra kısa bir rapor olarak hazırladırlar. Şimdi bu konuda hiçbir uzmanlığı olmayan bazı kişiler bu faylar deprem üretmez gibi sözler söylüyorlar. Bakın burada MTA burada önemli çalışmalar yapmış, böyle bir raporu var. Bu faylar yüzeye kadar çıktığına göre en az 6,5 büyüklüğünde deprem üretmiş demektir. Kahramanmaraş merkezde en az 6,5 büyüklüğünde deprem olması demek bu. Böyle bir fayımız var maalesef. Bu kolların üzerinde birçok bina var ama bu kollardan hangisi aktif bunun bilinmesi gerekiyor. Yapılan çalışmalarda hangi kolların aktif, hangilerinin pasif olduğu ortaya kondu. Bu şehirde hangi fayın aktif olmadığını bilmeden üstüne gidip bina yapıp daha sonra deprem olduğu zaman ölmesini mi istiyorsunuz? Mikro bölgeleme çalışmasında diri faylar belirlendi ve o fayların üzerine yaklaşık 65 metre tampon konuldu” dedi.