Kahramanmaraş merkezi depremlerin ardından enkazların kaldırılması ve tehlike arz eden binaların yıkı devam ederken orta hasarlı binalar ile ilgili belirsizlik halan devam etmekte. Vatandaşların merak ettiği orta hasarlı binaların akıbeti ne olacak? Orta hasarlı binalar ile ilgili nasıl bir süreç işletilecek? Orta hasarlı binalar yıkılacak mı?

Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından vatandaşların merak ettiği konuların başında orta hasarlı olan binalarının akıbetinin ne olacağı yönünde birçok soru ve bilmeceler devam ediyor. Yetkililerin ilk başlarda bu binaları da yıkacağız açıklamalarının ardında adeta bu konuda bir daha konuşmama kararı almışlar gibi bir daha bu konuda konuşmadılar bu durum depremzedeler için halen bilinmez olarak duruyordu.

Orta hasarlı binalar hakkında Güngör’den kritik açıklama

Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Hayrettin Güngör, deprem nedeniyle gördüğü hasar bakımından güçlendirme gerektirecek derecede hasar gören orta hasarlı binaların durumu hakkında kritik bir açıklama yaptı. Güngör, “Orta hasarlı binalar için 3 yöntem var; birincisi gücendirme yapılabilecek, ikincisi hak sahipliği konusu var, üçüncüsü de yerinde dönüşüm var. Güçlendirme ne, bu afet mevzuatına göre orta hasarlı bir bina eğer malikler yüzde 80 oranında mutabakat sağlamışlarsa projeyi hazırlayıp belediyeye güçlendirme ruhsatı için başvurabilir. Bunun şu an yapılması için hiçbir sorun yok. İkincisi hak sahipliğine konu olabilirler. Burada performans analizi yaptırıp eğer sonucunda bu orta hasarlı binanın yıkılması gerekiyorsa yıkılıyor ve hak sahipliğine konu oluyor. Burada da isterlerse o rezerv alanlardan konut verebilirler. Diğer taraftan bunlar yerinde dönüşüm kanununda gerçekten güzel bir madde konulmuş. Bunlar da yerinde dönüşüme dahil edilmiş, bu da güzel bir gelişme. Biz yerinde dönüşümden istifade etmek istiyoruz, müracaat ettikleri takdirde oradaki maliklerin yarından bir fazlasının onayı ile geldiklerinde aynı şekilde hibe ve kredi desteklerinden istifade ederek binalarını yerinde dönüştürebiliyorlar” dedi.

Editör: METEHAN NAZLI