Hepimiz gündemi yakından takip ediyoruz. Dışarda ABD başkanını, içerde yani Kahramanmaraş’ta Ak Parti İl Başkanlığı seçimi yapıldı. Bu arada Merkez Bankası Başkanımız değişti. Yani her an birileri gelip, diğerleri gidiyor. Bunlarda çok doğal şeyler. Giden imtihanını tamamlamış, gelenlerin ise imtihanları yeni başlıyor. Giden yükten kurtulmuş, gelenler büyük bir sorumluluk almışlardır üzerlerine. Öyle kolay değil, koltuklarda oturmak. Ama çoğumuz o koltuklara oturmak isteriz en azından onlara yakın olalım, yönetimlerine girelim arzusu içinde oluruz. Oysa, o makamlara oturmak, özellikle de makamın hakkını vermek büyük sorumluluk gerektirir. Yani vebali vardır. Bunun için yazımın hemen başında derim ki, makamlar geçicidir, kalıcı olana bakmak gerek! Kalıcı olan nedir? Diye sorarsanız uzatmadan şöyle deriz, yaptıklarımızı Allah için yapabilmektir. Bu ise hiç kolay değildir. Makama oturduktan sonra bunu anlarsınız. Gözünüzün içine baka baka sizden hiç olmayacak talepler istenir. Yapsanız vay! Yapmasanız vay! Bunun için makamda oturmak zordur! Nitekim, sahabe efendilerimizin çoğu kendilerine teklif edilen valiliklere ve diğer makamlara gitmemişlerdir.

Birde, makam istenmez verilir. Bu çok önemli bir düsturdur.

Diyeceğim şu ki dostlar, seçilmiş insanlara yardımcı olmak gerekir. Seçilenlerin ise makamlarını doldurup, kalıcı olana bakmaları gerekir.

SİYASET ZOR İŞTİR!

Gerek dışarda ve gerekse içerde siyaseti yakından takip ederim. Çünkü oy vereceğimiz parti veya kişiyi yakından tanımanız gerekiyor. Onlara yönetim gibi önemli bir emanet teslim edeceksiniz, nasıl araştırmadan oy verirsiniz?

Türkiye de bence seçmenlerin en büyük eksikliği oy verecekleri; partinin tüzüğünü, programını, ekipteki kişileri araştırmadan oy veriliyor. Sonra, önünüze bir liste konuluyor, o listedeki isimlere oy vermek zorunda kalıyorsunuz. Ardından da demokrasi yutturmacası yapılıyor.

Ve en önemlisi de seçenler, seçilenlerin çalışmalarını takip etmiyor. Yani seçmen hesap sormasını bilmiyor. Veya böyle bir mekanizme geliştirilmemiş.

Siyaset zor iştir ancak aynı zamanda kutsal bir görevdir. Bunun için yeni göreve gelenleri, özellikle de kendisini çocukluğundan beni tanıdığım Ak Parti İl Başkanı Fırat Görgel’i tebrik ediyor, yeni görevinde başarılar diliyorum. Allah utandırmasın! Onu yakından tanıyor ve güveniyorum, Ak Parti en isabetli il başkanını seçti diye düşünüyorum.

İNANMIŞ TEŞKİLAT, BAŞARI DEMEKTİR

Hiçbir insan tek başına başarılı olamaz. Bunun için teşkilat çok önemlidir. İnanmış bir teşkilat siyasette başarıyı getirir. Aslında her anlamda davasına inananlarla ancak başarıyı yakalarsınız.

Bir gazeteci olarak teşkilat çalışmasını ben Rahmetli Erbakan’da gördüm. O partinin bırakın mahalle temsilcisi, sokak temsilciliği bile vardı. Hepsi davalarına inanmış insanlardı. Bunun için siyasette teşkilatlanmak değil, inanmış teşkilat mensupları ile çalışmak sizi zafere ulaştırır. Seçmenlere ulaşmak ve çalışmalarınızı ve yaşadığınız zorlukları anlatmak zorundasınız.

Cumhurbaşkanımızı dinledim, aynı şeyleri söyledi teşkilata ancak Akif Ercan Cumartesi gün facebook hesabından parti çalışmaları ile ilgili bir paylaşım yapmış, altına yazılan yorumlardan anlıyoruz ki, Ak Parti’de iletişim sorunu var. Sonra Ak Partiye yakın duran sivil toplum örgütlerinin yetersizliği dikkatimi çekiyor.

Bugün ciddi bir ekonomik sorun var ama bu sorun dünyada da yaşanıyor, kimse çıkıp (yerel manada) halkın dertlerine çözüm getirmiyor. Yani tek başına Cumhurbaşkanının yapacağı işler var, milletvekillerin, belediyenin, il ve ilçe başkanlarının ve yönetim kurulu üyelerinin yapacakları şeyler vardır. Herkes aldığı görevin hakkını vermeli arkadaş. Bu yazdıklarım bütün partiler için geçerlidir…

Sonuç olarak Cumhurbaşkanımız Göksün yolumuzu da açılışını yaptı, emeği geçenlere teşekkür ediyorum. Hizmet kimden gelirse gelsin biz alkışlarız, yapılmayan şeyleri de yazarız, çünkü ülkemizi seviyoruz.

Allah bu ülkeye hizmet eden insanlardan razı olsun.

Kalın sağlıcakla.