Maçka ilçesi kırsalında 15 yaşındaki Eren Bülbül'ü korumaya çalışırken şehit düşen Gedik'in Hatay'ın İskenderun ilçesinde yaşayan 70 yaşındaki annesi Hatice Gedik'in evlat özlemi dinmiyor.
Anne Gedik, oğlunun hatırasını, eşya, kıyafet ve fotoğraflarıyla süslediği evinde yaşatmaya çalışıyor.
Evladını toprağa verdikten 3 yıl sonra Kovid-19 nedeniyle eşi Ahmet'i kaybeden, 39 yaşındaki kızı Neriman ile 18 yaşındaki torunu Emirhan Kaya da Kahramanmaraş merkezli depremlerde yaşamını yitiren Gedik, acılarına rağmen ayakta durmaya gayret ediyor.
Gedik, AA muhabirine, evlat hasretinin 6 yıldır taze olduğunu söyledi.
Oğlunun, mesleğine çok düşkün olduğunu dile getiren Gedik, "Çok merhametli, cesurdu. Görevine çok sadıktı ve seviyordu. Evini ihmal eder ama görevini ihmal etmezdi. Hep vakti dağlarda, görevde geçerdi. Çocuklarına ve eşine gelemezdi." dedi.
Şehit annesi Gedik, oğlunun Gümüşhane'deki görevinin ardından Trabzon'a gidişini şöyle anlattı:
"Oğlumdan geçici göreve gitmemesini istediğimde bana 'O gitmeyecek, bu gitmeyecek kim gidecek anne? Ben dağları iyi biliyorum' dedi. Bir şey olur orada diye içime doğmuş gibi 'Gitmeseydin oğlum' dedim. O da 'Anne ben 9 canlıyım bana bir şey olmaz' dedi ve gitti."
Evladının 41 yaşına gireceği doğum gününde toprağa verildiğini anlatan Gedik, "Olay öncesi cuma namazına giderken beni arayıp 'Bana çok dua et, çok kötü bir yere çağırdılar, gidiyorum ama ben 9 canlıyım bir şey olmaz' dedi. Ona her zaman duacı olduğumu söyledim. Cuma namazından çıkıyor ve orada şehit oluyor. Eren Bülbül'ü korumak için üzerine yatıyor ve orada 41 kurşun yiyor. Doğum gününde toprağa girdi." ifadelerini kullandı.
Son 6 yılda evlat, eş ve torun acısını yaşadığını belirten Hatice Gedik, "Tutunacak dalım kalmadı artık. Allah razı olsun devletimizden, milletimizden, sağ olsun arıyorlar. Devletimiz var olsun." diye konuştu.