Tabi insanlık tarihi, başlangıcından günümüze kadar çok sayıda insan toplulukları, kavimler ve medeniyetlerin; tarih sahnesine çıkışları, mücadeleleri ve yok oluşlarını anlatır. Tabi yine insanlık tarihine iz bırakmış toplumlar olduğu gibi, insanlığın yüz karası olanlarda çıkmış. Bunlardan biri de İsrailoğulları, dikkat eden şu anda yeryüzünde, hatta bizim coğrafyamızda olup bitinlerin müsebbibi onlardır.
Hele Mescid-i Aksa’da sabah namazını yasaklama kararı karşısında insanın sabrı taşıyor ama bunu yaparlarsa, cami duvarına…. Yapmış olurlar. Bir devlet bu kadar tahrikçi olabilir mi? Yani ağzıma herşey geliyor ancak bir müslüman olarak kelimelere dökmekte zorlanıyorum! Kudüs Yüksek İslami Heyeti Başkanı ve Mescid-i Aksa İmamı Şeyh İkrime Sabri, “Biz işgal gücünün bu çerçevede çıkaracağı hiçbir kanuna uymayacağız. Çünkü ezanın yasaklanması İslam dininin temel ahkamıyla çelişiyor. Biz Allah’ın izniyle Mescid-i Aksa’dan ezan sesi yükseltmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
KUR’AN DA İSRAİLOĞULLARI Yüce kitabımızda, İsrailoğulları ile ilgili birçok ayet var, neredeyse bunların tamamı densizliklerinden bahsediyor. Ayetlerde her zaman aşırı gittikleri belirtilirken, şöyle deniyor; Onların(İsrailoğulları'nın) üzerine, nerede olurlarsa olsunlar zillet(boyunduruk) vurulmuştur. Ancak Allah'ın hakimiyeti ve insanların hakimiyeti altında olmaları müstesna. Allah'ın ayetlerini örtmeleri, nebileri haksız yere öldürmeleri, isyan edip haddi aşmaları sebebiyle, onlara meskenet(alçaklık) vurulmuştur ve Allah'ın azabını satın almışlardır.[Al-İ İMRAN(3)/112] Şimdi yine aşırı gidiyorlar, bu defa da ezanı yasakladılar. Diyanet İşleri Başkanı Sayın Görmez’de gereken cevabı verdi. “ Filistin'in Ankara Büyükelçisi Faed Mustafa'yı makamında kabulde, yaptığı konuşmada, Filistin davasının daha önemli bir hale geldiğini belirterek, iki yıl önce gerçekleştirdiği ziyaretinde Kudüs Toplantısına katıldığını ve Halil kentinde sadece Mescid-i Aksa'nın değil peygamberlerin de hapsedildiğine şahit olduğunu ifade etti. Gazze'de son saldırılarda 80'i aşkın caminin yok edildiğini, bunların dokuzunun yeniden inşasını tamamladıklarını bildirdi.
MÜSLÜMANLARIN VARLIĞINI TANIMAMAK MANASINA GELİR Görmez, "Kudüs'te ezanı yasaklamaya kalkışmak, Kudüs'teki İslam'ın ve Müslümanların varlığını tanımamak manasına gelir. Bizim için İstanbul'un ezansız kalması bizi ne kadar üzer ve bize ne kadar ağır gelirse, Kabe'nin ezansız kalması bir Müslümanı ne kadar üzerse, Kudüs'ün ezansız kalması bizi o kadar üzer." değerlendirmesinde bulundu. Ezanın sadece namaz vakitlerini bildiren bir çağrı olmadığını kaydeden Görmez, aynı zamanda İslam'ın şiarı, İslam'ın ve Müslümanların bir beldede varlığının simgesi, inanç özgürlüklerini ilgilendiren çok önemli bir ilke olduğunun altını çizdi.
EZANI YASAKLARSANIZ HER FİLİSTİNLİ MÜEZZİN OLUR "Kudüs'teki ezan yasağı, sadece bizim peygamberimizi ve onun dünyaya getirdiği değerleri tanımamak değil, Hazreti İbrahim'in, Hazreti Musa'nın, Hazreti İsa'nın dünyaya getirdiği değerlere de karşı çıkmak olur. İnsan özgürlüğünün önemli bir parçasıdır. Bu özgürlükler yasaklarla ortadan kalkmaz. Siz Kudüs'te müezzinlere ezanı yasaklarsanız her Filistinli müezzin olur. Her vakit daha önce sadece müezzinler ezan okuyordu, böyle bir yasak getirirseniz o zaman her Filistinli müezzin olur ve ezanı okur. Ezana gürültü kirliliği olarak bakmak, Müslümanların inancını aşağılamak manasına gelir. Bir an önce tekrar aklı selimin hakim olarak bu yanlışlıktan vazgeçilmesini umut ediyorum."dedi. Şu anda kendim Tevrat’ı da okuyorum, çünkü biz kitaplara iman ederiz.
Tevrat’ta ezanın yasaklanmasına yönelik hangi delilleri varsa göstersinler. Zalimlerin amacı belli, Mescid-i Aksa’yı yıkacaklar, buraya yeniden Süleyman Tapınağını yapacaklar ve tüm İsrailoğulları bu durumda, buraya dönecek. Sonrasında ise Mehdi(as) gelecek diyorlar.(Kendilerine göre) Peki Mehdi(as) gelse, Allah’a namaza çağıran ezanı yasaklayanlara ne derdi? Yani kaşınıyorlar! Ya Sabır! Kalın sağlıcakla.