2
4. Biz büyükler, küçüklerimizin yanında hiçbir zaman yanlış harekette bulunmamalı ve yalan söz söylememeliyiz.
5. Yapamayacağımız bir durum hakkında asla söz vermemeliyiz.
6. Kendimiz de başta olmak üzere elimizden Kur’ân-ı Kerîm’i, İlmihali ve sünnet-i seniye’yi anlatan kitapları elimizden bırakmamalıyız ve bıraktırmamalıyız. Yanlış anlamayın Müslümanlığımızı sadece bir aya sığdırmayalım (Ramazan) yılın her ayını bu güzel kitaplarımızla vakit geçirerek ahlakımızı güzelleştirip kendimizi geliştirelim. İşte bunu başardığımız müddetçe çevremize karşı daha duyarlı olup bize emanet edilen bu kainata sahip çıkmanın bilincinde ve gayreti içinde oluruz.
7. Belediyelerimiz bu yaz aylarında parklarımızın bakım ve onarımı hatta teftişi için daha çok hassasiyet gösterip buralarla ilgilenen görevlilerin sayılarını artırarak kontrolü ele almalıdır. Mümkünse gönüllü çevreci ekibi oluşturarak (omahalleningençlerinden) hem örnek teşkil etmeli hem de böylece eğiterek duyarlı bir gençlik yetiştirmelidir.
8.Çevre temizliği vazifesinde bulunan görevli kardeşlerimizin bu park temizliğinde daha çok titizlik göstererek temizlik yapmalıdır. Bazen şahit oluyorum üstün körü yapıp geçiyor. Halbuki biraz daha dikkatli olsa oradaki özellikle cam kırıklarını görecek ve vatandaşı özellikle mini mini yavrularımızı büyük bir tehlikeden koruyacaktır. Burada onlara da hak veriyorum yaptıkları çalışmalar kolay değil lakin vazife ahlakı ve aşkı içinde gayret sarf ederek bu işin üstesinden gelebilirler. Rabbim gücünü kuvvetini artırsın inşaallah. Yaptıkları hizmet halka, halka yönelik yapılan hizmet aynı zamanda Hakka hizmettir; O’nun rızasını kazanmaktır.
9. Ey hayvan sever kardeşlerim! Hayvanları sevip korurken unuttuğun ve hatta farkında olmadığın bir durum var: “BÜYÜKBİRTEHLİKE!” Hayvanları yedirip içiriyorsun ancak çevreyi ve mekânı altüst ediyorsun. Nasıl mı? Şahit olduğum bir olayı anlatayım: Günlerden bir gün parkta çocuğumu oynatıyorum. Hâliyle diğer çocuklar da var. Bu çocuklar ağacın dibine mekân kurup evcilik oynuyorlar. Hemen oradan köpeği olan bir vatandaş geçiyor. Bir de ne göreyim köpek başı boş bir şekilde geziyor ve çocukların olduğu alana (ağaca) ihtiyacını gideriyor. Gördüğüm durum karşısında hayretler içerisinde kaldım. Yetmedi,köpek hızını alamadı doğru parktaki çeşmeye koştu. Hayvan sever vatandaş hiç bir şey olmamış gibi musluğu açtı ve hayvan musluğu yalayarak su ihtiyacını karşıladı. Ve... ardına bakmadan gitti. Bu vatandaşın, hayvan severin, yaptığı Allah’tan reva mıdır? Hiç aklı basmaz mı buradan binlerce kişi su içiyor? Nerede sağlık, hijyenik ortam? Yazıktır, günahtır, ahlâksızlıktır...
Dayanamadım müdahale ettim. Hayvan sever vatandaş hiç oralı bile değil, umursamadan çekip gitti.
Hayvan sever bilinci gelişmiş fakat çevre bilinci ve Adab-ı Muaşeretolgusu gelişmemiş. Bu ve bunun gibi şahsiyetler çevremiz için “BÜYÜK BİR TEHLİKE”dir.
10. Değerli okurlarım ve sevgili Kahramanmaraşlı kardeşlerim! Çevre bilinci ile ilgili ne kadar yazı yazsak, söz söylesek, yazıp çizsek yetmez! Öncelikle kendimizi yetiştirelim. Daha sonra ailemizi. Sonrasında çevremize ve çevremizdeki insanlara anlatarak bu “BÜYÜK TEHLİKE”den herkesi ve hepimizi koruyalım. “Bilinçli birey, bilinçli toplum; temiz çevre, yeşil alan” felsefesiyle yola çıkalım inşaallah.