Çukurova üniversitesinden gelen Rahmetli Osman Tekinel'den Prof. Dr. Nafi Baytorun'dan sonra yerli Rektör hayranlığı başlamıştı. Üst üste gelen Kahramanmaraşlı rektörlerden sonra Giresunlu ama Kahramanmaraş'a yabancı olmayan Elbistan Hastanesi başhekimi Alptekin Yasım atanmıştı.
İlk gördüğümüzde bizlere sosyal bir rektör intibası bıraktı. Modern duruşu ve "hiçbir cemaate bağlı değilim. Ben inandığım kararlar veririm. Kimsenin emrine girmen" demesi bizi sevindirdi.
Üniversitede daha önce Kalp cerrahi olarak çalışmasına rağmen, Tıp fakültesini eleştirdi. Araç gereç ve yeteri kadar hekimin olmadığından söz etti.
Bir Rektör'ün daha önce çalıştığı Kahramanmaraş Tıp Fakültesinin, eksiklerinden bahsetmesi bizlerinde umutlu olmazımızı sağladı. KSÜ gelen rektörler eğer tıpçı değil de başka branşlar da hocalık yapmışsa eğer. Bu kez üniversitesinin diğer dallar gelişirken. Tip fakültesi ihmal edilmiş.
Gerçekten de Tip Fakültesi ihmal edilmiş Eğer tip fakültesinde işiniz düşmüşse eğer. Torpille randevu alsanız bile gerekli ilgiyi ve tedaviyi görmeniz mümkün değil. Ücret ödeyerek hocanın bakmasını sağlamak isterseniz bile hocayla görüşmek ve tedavi görmek mümkün olduğu kadar zor. Çünkü yılların ihmali olan Tip fakültesinde negatif havanın esmesine neden olmuş
Yeni Rektör Alptekin Yasım açıklamaları şu şekilde yapmıştı:
“Üniversitenin tıp fakültesinde bazı eksiklikler ve şikayetler bulunmaktadır. Bunun için ülkemizin sanayi ve teknoloji alanında en önemli şehri Kahramanmaraş'ta kurulmuş olan Sütçü İmam Üniversitesi, Sağlık ve Teknoloji üniversitesinin tüm paydaşlarıyla iş birliği içinde olacak, bölgeye ülkeye ve dünyaya örnek olan ve katkı sağlayan bir üniversite alması için gayret sarf göstereceğim." dedi.
Yeni Rektör Yasım Kalp ve damar hastalıkları uzmanı olduğu için tıp fakültesinde yaşanan zorlukları, imkânsızlıkları ve şikâyetleri de biliyor. Tip fakültesinde araç, gereç ve akademisyenler eksik. Fakülteden randevu almak bile zorlaştı. Rektör Yasım haklı olarak, öz eleştiriyi de bunlar için yapmıştı.
Rektör Yasım'la tanışma ve basın toplantısından sonra bir araya gelmedik. Gelseydik; bilgi paylaşımında isterdik.
Yazılı basın ve sosyal medyanın bu kadar güçlü olduğu bir ilde, eksikleri görmenin en yakın yolu, yazılı basın ve sosyal medyaya kulak vermekten geçer.
Yazılı basından ve sosyal medyadan uzak durmak, ne kadar başarılı işler yapsanız dahi eğer bunu. paylaşmazsanız, kimsenin haberi olmaz ve Rektör Yasım çalışmadı anlamına fırsat vermiş olur.
Diğer taraftan:
Üniversitelerin toplumun önünü açıp, toplumu bir lokomotif gibi çekmesi lazım. Artık milyonlarca öğrencinin akın ettiği yepyeni bir düzene geçildi. Teknoloji, üniversitelerin dışında gelişiyor. Mühendislik fakültelerinde, ne üniversite açısından ne öğrenciler arasında gerçek potansiyellerini ortaya koyabilecek bir donanım sağlayamıyor. Ülkenin bütün üniversiteleri bölümlerini hemen hemen hep aynı bölümleri açıyorlar. Bu hem kaynak dağılmasına yol açıyor hem de üniversitelerin böyle bir kapasitesi yok. Devletin imkanlarına rağmen üniversitelere kaynak ayrılıyor. Bu daha çok üniversite yönetimine ve akademisyenlere iş düşüyor.