Ülkemizde malum 15 Temmuz darbe girişiminin ardından O’hal süreci devam ediyor. O’hal ilk ilan edildiğinde hükümet tarafından ‘millet için değil devlet için ilan edildi’ açıklaması yapılmıştı. Açıklamanın yapıldığı ilk anlarda ‘acaba’ diye hayıflanırken, gerçekten millet için değil devletin kendi içindeki hainleri kolay ayıklamak, milletin değerlerine saygı göstermeyenleri tarihe gömmek olduğunu gördük. Önceki yazılarımda da belirttiği gibi çok şükür, insanları evlenmekten soğutan, sunucuların demagoji yapıp, Türk toplumunun ahlakını bozan, evlilik müessesini daha başlamadan bitiren, dedikodu mekanizmasını normalmış gibi gösteren ve bunun karşılığında da her programlarında ceplerini dolduran programlar the end. Reyting uğruna insanların bir birini harcamaktan çekinmediği, bir birinin arkasından ağza alınmayacak hakaretlerin yapıldığı programlar nihayet Kanun Hükmünde Kararname ile kapatıldı. Timsah göz yaşlarıyla, mağdur edebiyatı yapan, ‘10 yıl büyüttüm’ dediği programdan yüzbinlerce lirayı insanların üzerinden cebine koyan Esra Erol’da artık çöpçatanlık yapamayacak. Normal hayatında başını açmaktan çekinen, ekrana çıktığında bir çiçek gibi her yerini açan o kadınlar veya kızlar artık şovlarını yapamayacak. Allah’a şükürki program bitiminde çarşıya çıktıklarında, ev işlerini yapmak, kocalarına karşı sorumluluklarını yerine getirmekten hicap duyanlar tarafından ilgi göstermeleriyle kendilerini bir şey zanneden o zatı muhteremler artık bunu rüyalarında görecekler. Bütün gelenek ve görenekleri bir yana bırakıp, bir tarafını açıp, bir de yayında ahkam keserek ünlü olmak isteyenler, bunun kıyısından bile geçemeyecek. Evlilik programlarının kaldırılacağını ilk Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş açıklamıştı. ‘Bu tür programlar kaldırılabilinir’ demişti. Aslında o açıklama toplumun nabzını tutan ve gelen tepkileri ölçmek için yapılan ilk hamleydi. Baktılar ki; halktan da kendilerine destek var, o tür iğrenç programlar Türk toplumunun ahlak yapısını bozuyor, halk kaldırılmasını istiyor, hükümet devreye girerek KHK ile bu tür programlara atta dedi. Esra Erol, Zuhal Topal, Seda Sayan kendilerince reyting uğruna yaptıkları danışıklı dövüşlü tiyatro bittiğinde ne yapacaklar merak ediyorum. Her programda yüzbinlerce lira parayı nereye koyacaklar onu da bilemiyorum. Birde koftiden evlenmek için gidip program yapımcısından binlerce lira haftalık alan o sözde gelin adayları ve ya damat adayları ne yapacak onu da merak ediyorum. Burada en çok Esra Erol’u merak ediyorum, kendisini dik duruşlu dürüst, açık sözlü gibi gösterip insanların birbirinin arkasından dedikodu yapmaları için her zemini ayarlayan Erol iktidara en yakın TV kanalında çalışıyor. Programın kaldırılacağını ilk duyduğunda timsah göz yaşları ile tepkisini göstermişti. Programı 10 yıldır yaptığını söylemişti. Yaptıysa her programdan yüzbinlerce lira kazandığını söylemedi. Aslında programın gitmesine değil kazandığı paraların gitmesine ağladı. Şimdi tıbbış tıbbış gidecekler ya, Allah’ıma çok şükür. Bir KHK ile de Türk toplumunun evlilik müessesine duyduğu güveni zedeleyen bu üç sunucunun verdikleri zararı telafi etmek açısından bu konuda eğitim programları yapmasını isterim. Bu eğitim programları yapmaya başladıklarına kesinlikle ve kesinlikle dönüp baktıklarında yaptıkları programla evlilik müessesine ne kadar zarar verdiklerini de görecekler. Burada önce Cumhurbaşkanımıza, Başbakanımıza ve Bakanlar kuruluna son çıkarılan KHK nedeniyle şükranlarımı sunarım. İyiki varsınız….