Sevmek en kolayı aslında.
Sevgi emek, sevgi fedakarlık, sevgi hayatın cilvesidir.
Herkes karıştırır aslında Sevgi ve güveni…
Bilmezler arasındaki uçurumu.
Sevgi eşittir güven değildir.
Hiçbir zaman olmadı olamazda.
Sevmek çoğu zaman liman olur hayatımızın içerisindeki mevsim değişikliklerine.
Hayallerin Son Kullanma Tarihi Yok, Derin Bir Nefes Alın ve Yeniden Deneyin…
O kadar çok duygu değişimi, hayatımıza seçerek ve seçme hakkı verilmeden hayatımızda var olan insanlar bu duyguların sürecini etkiler…
Neden mi? Söylendiği kadar kolay değil.
İnanmak, sevmek, sarılmak hiçbir kelimenin sözlükteki karşılığı değil sanki.
Yara bandı mesela; hiçbir işe yaramıyor yaralarda, düşmüş çocukların dizlerinden başka!
Yapayalnız, bir başıma, kendim için bir mum yaktım karanlığa!
Gözden kaçırmasın buradayım demek için hayata!
Hep iyi dediklerim yanılttı beni.
Yok öyle hemen güvenmek.
Yıllar geçmeli güvenmek için, yıllar geçmeli çözmek için.
Hiç kimse olduğu gibi değil bu hayatta.
Çünkü yokluğunda arkasından konuşanlara koruduğumuz insanlar ARKAMIZDAN KONUŞUYOR.
Dünya ikiyüzlülerle dolmuş.
Bu hayatta herkes kendi menfaatini düşünüyor.
Maalesef bunu zaman zaman yaşıyoruz.
Trabzon caddesinde, Kıbrıs Meydanında, Kahramanmaraş’ın neresinde hatta Ülkenin neresin de olursanız olun, iki yüzlü güven vermeyen insanlarla mutlaka karşılaşacaksınız.
Çünkü herkes kendi menfaatine göre hareket eder olmuş…
Güven çok önemli şeydir, Güven…
Biz kime güveneceğiz, güvenlik görevlilerine mi?
Güven, bütün sosyal ilişkilerin temelidir.
Güven duygusu sayesinde insanların çatışmasız, korkusuz ve kaygısız bir ortamda yaşamaları mümkündür.
Güven yeşeren ve meyve veren bir ağaç gibidir.
İnsansız güven olmayacağı gibi, insan ilişkilerinden kopuk olarak güven duygusunun gelişmesi de mümkün değildir.
Güven duygusu, insan ilişkilerinde en zor kurulan ve çok kolay yıkılan bir duygudur.
Bu sebeple, güven duygusunun sarsılmasına fırsat verilmemelidir.
Dürüstlüğün hakim olduğu yıllarda “söz senettir” ilkesi geçerlidir.
Sağlıcakla kalın…