Pandemi insanlara sağlığı, Yaşam’ı, hayatı, birlikteliği Aileyi hatırlattı.
Hayatın, sevginin, ailenin, dostluğun, aşkın… Hayat gerçekten çok acımasız…
Hayat insana her dakikasında bir oyun oynarken, bizler hayatla ve bu oyunlarla başa çıkabileceğimiz yönleri görmezden geliyoruz.
Ülkemizde Mart ayında ilk vakanın görülmesinden buyana koronavirüsle büyük bir mücadele sürdürüyoruz.
Uzunca bir süredir pandemi ile yaşıyoruz.
Az buz değil, tam 1 yıl oldu.
Pandemi artık hayatımızın bir parçası…
Bir uzman çıkıp 2021 Haziran’ı için normalleşebileceğimiz haberini verirken kimileri 2022’nin sonunu bile işaret edebiliyor. Bildiğimiz tek bir şey var. Sancılı da olsa, öyle ya da böyle bu süreç de bitecek. Doğada hiçbir şeyin aynı kalmadığı, her şeyin muhakkak bir sonu olduğu gibi bunun da sonu gelecek.
Yeni bir atraksiyon, yaz tatilindeki büyük göç hareketleri, olağanüstü bir mutasyon yayılımı olmazsa biz bu işin sonuna geldik gibi İnşallah.
Yaklaşık 1 yıldır süren mücadele, ülkemizin devlet olarak gücünü de ortaya koydu.
Hastanelerin altyapılarının güçlendirilmesi, yeni hastanelerin yapılması, pandemi sürecinin daha rahat atlatılmasında büyük katkılar sağlıyor.
Onun dışında, devletimizin baştan beri uyguladığı politikalar da, süreçten en az hasarla atlatılması için oldukça önemli adımlar.
Devletimiz bu noktada elinden geleni yapıyor ve tüm kurum, kuruluşlarıyla önemli bir mücadele veriyor.
Devletimiz bunu yaparken, vatandaşlar olarak bizler ne yapıyoruz?
Biraz da buna bakmamız gerekiyor.
Koronavirüsü önlemek için uzmanlar basit 3 yöntem tavsiye ediyor: maske, hijyen, sosyal mesafe. Ancak ne var ki vatandaşlarımız bu kolay kurallara uymamak hala ısrarcılar.
Hala maskesini elinde gezdiren, çenesine takan vatandaşlar görüyoruz.
Hala kucaklaşan, tokalaşan, vatandaşlar görüyoruz.
Hala hijyene önem vermeyen vatandaşlar görüyoruz.
Maalesef o insanlara Kahramanmaraş’ı hayatımızı paylaşıyoruz Maalesef…