İnsan en şerefli ve en güzel bir biçimde yaratılmıştır. Ayet-i kerimelerde ; “Biz, gerçekten insanı en güzel bir biçimde yarattık.” (Tin,95/4) “Ey insanlar! Şüphe yok ki, biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık ve birbirinizi tanımanız için sizi boylara ve kabilelere ayırdık. Allah katında en değerli olanınız, O’na karşı gelmekten en çok sakınanınızdır.”(Hucurât,49/13) İnsan, varlık aleminde bulunan şeylerin en şereflisidir. İnsan yiyeceğine kafasını uzatarak değil, eliyle yiyeceğini kafasına götürmüştür. Vücut organları yerli yerince yerleştirilmiş olup hiç kimse gözünün ve kulağının yerlerini beğenemezlik yapmamaktadır. Eşyaları tutabilmek içinde parmaklarını hareket ettirmektedir. Yüce yaratıcı insanları en şerefli varlık olarak yaratmıştır. Ayet-i Kerime de ; “Andolsun, biz insanoğlunu şerefli kıldık. Onları karada ve denizde taşıdık. Kendilerini en güzel ve temiz şeylerden rızıklandırdık ve onları yarattıklarımızın birçoğundan üstün kıldık.” (İsra,17/70) Yüce Allah(c.c)insana değer vermesinin ifadesi olarak, Meleklere, Hz.Adem’e(a.s) secde etmeyi emretmiştir. Allah(c.c) insanı en güzel bir biçimde(Ahsen-i takvîm) yaratarak, göklerde ve yerlerde olan her şeyi onun erine amade kılmıştır. İnsan Allah’a(c.c) dünyadan ve dünya üzerindeki her şeyden daha değerli kılmıştır. İnsan, mescid-i Aksa, mescid-i Harem ve Hacer-i Esvet ten daha değerlidir, kıymetlidir. Hz. Ömer (r.a) Hacer-i Esvet’e şöyle diyerek hitap etmiştir. “Allah’a yemin olsun ki, sen ne zararı nede faydası olmayan bir taşsın. Eğer Allah’ın Resulü nü öperken görmeseydim seni öpmezdim.” Demiştir. Yeryüzün de canlıların en kötüsü ise kâfirler olduğu bildirilmiştir. Ayet-i kerime de “Şüphesiz Allah katında, yeryüzünde yürüyen canlıların en kötüsü, inkâr edenlerdir.” (Enfâl,8/55) DÜNYA HAYATI Ahiret kazancına  yer vermeyen dünya hayatı , oyun ve eğlenceden ibarettir. Ayet-i Kerimeler de ; “Bilin ki, dünya hayatı ancak bir oyun, bir eğlence, bir süs, aranızda karşılıklı bir övünme, çok mal ve evlat sahibi olma yarışından ibarettir.” (Hadid,57/20) “Allah’ın sana verdiği şeylerde ahiret yurdunu ara. Dünyadan da nasibini unutma.” (Kasas,28/77) Peygamberimizde ; “Şüphesiz dünya tatlıdır, yeşildir.)”Buyurmuştur. Diğer bir hadisinde ise ; “Bilakis o gün çok olacaksınız. Fakat selin üzerinde çer çöp gibi ( dağınık ve zayıf) olacaksınız. Allah sizin korkunuzu düşmanların kalbinden çıkaracak, sizin kalbinize vehn atacak buyurunca bir zat, “ Ya Rasulullâh vehn nedir? diye sorunca, Rasulullah(s.a) ; “ Dünya sevgisi ve ölümden hoşlanmamaktır.” Buyurur. Dünya sevgisi  ve nimetleri karşısında tutumumuz nasıl olmalıdır ? Allah Teâlâ’nın(c.c) yüce kudretinin eseri olan, nakış nakış, tabii güzelliklerle dop dolu olan dünya, naz ve cilve ile kim bilir yine hangi kalpleri çalar. Gönüllere sevgisini doldurur. Hangi çılgınları baştan çıkarır. Geçici olan, zevali kaçınılmaz olan çok değerli dünya zevklerinin, Ebedi olan şeyler karşısında hiçbir değeri yoktur. Sonu yakın olan, fani olan ve herkese güldüğü halde, hiçbir kimseye acımayan,şaşırtan dünyaya emel bağlanmamalıdır. Dünya zevkleri yaldızlı ve aldatıcıdır. Bu bakımdan ona dört elle sarılmamalıdır. Unutulmamalıdır ki, dünya nazlı bir gelin gibidir, herkese cilvesini yapar ama hiçbiri ile evlenmez.