Konuya önce bir özeleştiriyle girmek istiyorum: Günümüzde bacasız sanayi olarak bilinen turizmin gelişimi, doğa, tarih ve kültür değerlerimizin turizme kazandırılması adına Kahramanmaraş’ta başlatılan etkinlikler düzeyinde bir dizi tanıtım ve alt yapı söylemleri, ne zaman eyleme geçer? Bilemiyoruz. Geçmişte heyecanla, büyük bir hevesle başladığımız kimi açılımlar zaman içinde yoğunluğunu yitirerek unutulup gitti. Çünkü bu tür girişimler kişilerle başlayıp, bitiyor. Halka mal edilemiyor, ilkesel bir kurumsallaşmaya dönüştürülemiyor. Halkla bütünleşme, onların da fikrini alarak bilinçli bir yönlendirme yapılamıyor. Son elli yıldır Kahramanmaraş’tayım. Bunun 25 yılı ortaöğretimde eğitim yöneticiliği ve öğretmenlikle geçti. 1981’den bu yana da emekli bir eğitimci olarak birikimlerimi yazıya dökerek Kahramanmaraşlılarla paylaşıma sunuyorum. Sağlığım el verdiği ölçüde bu işlevselliğimi sürdürmeye kararlıyım. Bu nedenlerle Kahramanmaraş’ın sosyal dokusu, kültür yapısı, siyasi açmazlarını, sanayisi ve ekonomisindeki değişimi gözleme olanağı buldum. Son 25 yılın sanayi alanındaki atılım ve başarısında da çarpıklıklar olduğunu düşünüyorum. Tek düze tekstil sanayi Kahramanmaraş ekonomisi için bir risk taşıyor. Zamanında bilinçli bir yönlendirme yapılamadığı için yatırımcı aklıyla değil gözüyle, özentileriyle hareket etti. Sanayide çeşitliliği yeterli düzeyde gerçekleştiremedik. Benim bildiğim son elli yıldır Kahramanmaraş’ta herkes kendi şarkısını söyledi. Biraz sesi gür çıkanlarsa hep susturuldu. Geldiğimiz noktada sevindirici, umutlandırıcı, kolektif çalışmayı, ortak aklı öne alan girişimlerin başlatıldığını gözlüyoruz. Yani bir koronun oluşturulduğunu, bu koronun kent şarkısını birlikte söylemeye çalıştıklarına tanık oluyoruz. Valiliğimizin, Belediyemizin, Ticaret ve Sanayi odamızın başlattığı Kent için ortak eylem plânlarını takdirle izliyoruz. Artık siyasilerimizin de üst düzeyde bu koronun şefliğini yaptıklarını görmekten son derece mutluyuz. Daha önce yapılan çok amaçlı çalıştayın bir süre önce ulaştırma amaçlı çalıştayla; 9 Nisan 2016’da Turizm amaçlı çalıştayla devamı ileriye dönük umutlarımızı, beklentilerimizi beslemeye devam ediyor. Biz bu kentin insanları tek ses, tek yumruk olamamaktan yana çok dertliydik. Sanırız giderek bu dertten kurtulacağız. Komşu illere özenti duymaktan kurtulmalıyız artık. Aklın yolu birdir. Öncelikle bir zihniyet değişimine gereksinimiz var, Kahramanmaraşlılık bilincinden yana… Bu kentte yaşıyoruz. Herkes kentin geleceği söz konusu olduğunda üzerine düşeni yapmalı. Kentin çıkarları için birleşmesini, güç birliği yapmasını bilmeliyiz. Kişisel ya da siyasi çıkarlarımızın önüne, Kahramanmaraş’ın çıkarlarını koyabilme sorumluğumuz, erdemimiz öne çıkmalı. Herkes bu kent için elini taşın altına koymalı dileği var içimde. Çok geç kaldığımız bacasız sanayinin gelişimi kuşkusuz alt yapı işidir. Turizmin alt yapı sorunlarını çözmeden, bu konuda söylemden, eyleme geçmeden amaca ulaşma şansımız yoktur. (Yol, konaklama, aşevi, dinlenme, hijyenik tesisler, otopark v.b.) 9 Nisan’da Kültür ve Turizm Bakanımız Sayın Mahir Ünal’ın öncülüğünde ve elit bir katılımcı grubunun desteğiyle Kahramanmaraş Turizmin Alt yapı sorunlarının gerçekçi bir yaklaşımla ele alınıp, çözümler üretileceğine yürekten inanıyorum. Ayrıca Kültür ve turizm Bakanımız Sayın Mahir Ünal’ın İlimizin Millet Vekili olması beklentilerimize güç katıyor. Çalıştayımızın verimli-başarılı geçmesi dileğimle; emeği geçen, katkı sağlayan herkese teşekkür ve saygılar sunuyorum. 08/04/ 2016