“Telgrafın tellerinikurşunlamalı”
Öyle değildi bu türkübilirim
Bir de içime
-Her istasyonda duransonra tekrar yürüyen
Bir posta katarı gibisimsiyah dumanlar dökerek
Bazen gelmesibeklenen, bazen ansızın çıkagelen
Haberler bilirim,mektuplar bilirim (Sebep Ey ‘den)
Bu mısralar değerli K.Maraşlı şairimiz A.Erdem Beyazıt’ın. Uzun süredir tedavigören bu nezih insanı 5 Temmuz 2008 Cumartesi günü kaybettik, haberi bana ilkulaştıran yönetmen Yücel Çakmaklıağabeyimdi ikisi de iyi dostlardı. Yücel ağa beynin sesindeki burukluk ta birdostu kaybetmenin acısı hissediliyordu. İkisi de saygı duyduğum dostlarımdı,bir dost kaymıştı avuçlarımdan su damlası gibi Allah rahmet eylesin!
18Aralık 1939 ta K.Maraş ta doğan şairimiz ilk ve orta öğrenimini memleketinde tamamladı.Bir süre Hukuk fakültelerine devam etti, askerlik dönüşü yükseköğrenimini Dilve Tarih-Coğrafya fakültesi Türk dili ve Edebiyat bölümünü bitirdi. Edebiyatöğretmenliği ve kütüphane müdürlüğü yaptı. Türk musikisi Devlet KonservatuarıGenel sekreterliğinde bulundu.
Akabe yayınlarının ve Maveradergisinin yönetmeliğini üstlendi.1987 yılında Kahramanmaraş’tan tan Milletvekiliseçilerek parlamentoda görev yaptı. Evlive dört çocuk babasıydı.
Şiir ve yazıları: Hamle,Yeniistiklal(1966),Diriliş,Çıkış,Büyük Doğu, kurucularından olduğu Edebiyat,Mavera ile Yedi iklim dergilerinde yayınlandı.
İlk şiir kitabı Sebep Ey dir,daha sonra Risaleler i yayınladı. Daha sonraAfganistan gezisi izlenimlerini “İpekyolundan Afganistan’”a adlı kitabıyla Türkiye yazarlar Birliği basınödülünü kazandı.(1981) İkinci şiir kitabı Risaleler ile de 1987 yılında TürkiyeYazarlar Bir
liği tarafından yılın şairiseçildi.2004 yılında Strasburg’da TYB tarafından düzenlenen Türkçe nin 5.Uluslararasışiir şöleninde Y.Kemal adına düzenlenen büyük ödüle layık görüldü
İşte böylesine güzel insanın yaptıklarının bir kısmını özetlemeye çalıştım.Erdem ağabeyle ilgili paylaştıklarımız tabii ki bir yazıda bitmeyecek ve yazacağız,çünkü bizlerin üzerinde çok emeği vardı. İstanbul Vefa lisesinde okuduğumyıllarda Edebiyat dergisini Cağaloğlu Babıali
yokuşunda dağıtırken o heyecanlahiç yorulmazdık. Nuri Pakdil, Rasim Özdenören ,İsmail Kıllıoğlu’nun kulaklarıçınlasın bunlar bize edebiyatısevdirdiler.
Rahmetli Erdem ağabeyinin son günlerihastalıkla mücadele ile geçiyordu, zaman zaman
telefonla arayıp dertleşiyordukbiraz da terapi gibi oluyordu mutlu oluyordu. Son görüşmemiz
de abi sana bir sürprizim var dedim,yanılmıyorsam 1994 lü yıllarda bir ulusal kanalda Erdem abi ile K.Maraş kültürüadına bir programa birlikte katılmıştık. O programı arşivimden bulup
kendisine göndermiştim. Erdem abişunları söyledi;”Mustafacığım bundandaha güzel bir hediye olamaz” demişti çünkü o programın içinde Kahramanmaraşvardı. Dediğim gibi yazacaklarımız daha çok olacak;”Mekânın cennet olsun ey güzel insan”