K.Maraş’ta tahıl hasadı genellikle haziran ayının ilk haftasında başlamakta ve rakıma göre temmuz ayına kadar devam etmektedir.
Tahıl hasadından sonra çiftçilerimizin toprak işlemesinin kolaylaşması, bazı hastalık ve zararlıların yok edilmesi yaklaşımı ile yasal olarak yasak olmasına rağmen anızları yaktıkları görülmektedir. Anız yakılması ile zaman zaman orman yangınları, ana yol kenarlarında dumandan kaynaklı araç kazaları haberlerine şahit olmaktayız. Aynı zamanda anız yakılması ile duman kaynaklı hava kirliliği de yaşanmaktadır.
Gerçekte anız yakmak faydalı mı? Toprak işleme kolaylığı sağlıyor mu? Bazı hastalık ve zararlıları azaltıyor mu?. Bu konuda yapılan araştırmalarda toprak işlemede kolaylık sağladığı ileri sürülmektedir. Ancak, hasat sonrası hemen toprak işlendiğinde toprak işleme kolaylığı zaten mümkündür. Tarımda gölge tavı (tav; toprağı işlemek için en uygun toprak nem düzeyi) kavramına göre, tahıllar hasan edildikten sonraki birkaç gün içerisinde topraklar işlenirse, sürüm kolaylığının olduğu görülecektir. Bu nedenle sürüm kolaylığı nedeniyle anızların yakılması yaklaşımı doğru bir yaklaşım değildir.
Yine anızların yakılması ile bazı hastalık ve zararlıların yok edildiği yaklaşımı vardır. Bu yaklaşım teorik olarak doğru olabilir. Ancak, bu yaklaşım “pire için yorgan yakmaya” benzemektedir. Anız yakıldığında bazı hastalık ve zararlıları yok edeyim derken, toprakta mevcut olan tüm canlılar da yakılmaktadır. Toprak canlı bir varlıktır ve doğada bir (1) gram toprakta bir (1) milyardan fazla canlı vardır. Topraktaki canlıların da yegâne besin ve enerji kaynağı organik madde yani anız artıklarıdır. Anız yakılması ile toprakta tüm faydalı canlılar ve bu canlıların besin kaynağı yok edilmekte ve toprak sağlığı bozulmaktadır. Esasında topraklarda zararlı ve zararsız canlılar arasında bir denge mevcuttur. Anızların yakılması ile bu denge bozulmakta ve toprak verimliliği azalmaktadır. Çiftçilerimiz, toprak verimliliğini ve bitkisel üretimi artırabilmek için daha fazla kimyasal içerikli gübreleri kullanmak zorunda kalmaktadır. Bu kısır döngü ile topraklar üretim kabiliyetini kaybetmekte, bitkisel üretim için kimyasal gübrelere bağlı hale gelmektedir. Aynı zamanda anız yakılması ile toprak kalitesinin en önemli göstergesi olan organik madde de (bitkisel ve hayvansal materyaller ve anızlar) yakılmakta ve toprak kalitesi azalmaktadır.
Sonuç olarak; İnsanoğlunun sağlıklı yaşamı için, sağlıklı topraklara ihtiyaç vardır. Sağlıklı topraklar, içerisinde en fazla canlı ve organik madde barındıran topraklardır. Sağlıklı topraklar; topraklara ulaşan her türlü maddeyi (gübre, kimyasal, tarım ilacı, ağır metal vb) topraklarda tutabilen, onların yıkanmasını ve içme sularına karışmasını engelleyen hatta barındırdığı canlılar ile zararsız hale getiren topraklardır. Sağlıklı yaşam için sağlıklı toprakları korumak ve geliştirmek bizim elimizde. Haydi, o zaman geleceğimiz ve sağlığımız için topraklarımız koruyalım ve anızları yakmayalım.