Berat Kandili (gecesi) Şaban ayının on beşinci (15.) gecesidir. Aslı “Berâet”tir. Berat sözlükte: “Bir zorluktan kurtulmak yahut beri olmak” demektir. Ayrıca bu geceye:
“Leyle-i Mübâreke” yani “Bereketli Gece”
“Leyle-i sâk” yani “Vesîka Gecesi”
“Leyle-i rahme” yani “Rahmet Gecesi” denir.
Bu gecede, bir yıl içinde olacak bütün işler hükme bağlanıp ifası için Cenab-ı Hak (c.c.) tarafından meleklere verilir. Gecesini ibadet ve dua ile gündüzünü oruçlu geçirmek faziletlidir.
Berat gecesine ait beş haslet vardır:
1. Her önemli iş bu gecede ayırt edilir.
2. O gecedeki ibadetin fazileti büyüktür.
3. İlâhi rahmet yayılır.
4. Mağfiret gecesidir.
5. O gece, Resûlullah’a (sav) şefaat hakkının tamamı verilmiştir.
Çünkü, Hz. Muhammed (sav), Şaban’ın on üçüncü (13.) gecesi ümmeti hakkında şefaat istemiş, bu şefaatin üçte biri verilmiş, on dördüncü (14.) gecesi yine istemiş, üçte biri daha verilmiş, on beşinci (15.) gece yine talep etmiş, bu gece şefaatın tamamı ihsan edilmiştir. Bu şefaatten mahrum olanlar, devenin ürküp kaçtığı gibi Hz. Allah’tan kaçanlardır. (bk. er-Râzî ve Ebussuud Efendi Tefsirleri, ed-Duhân Sûresi 3. ve 4. âyetlerin tefsiri; Hasan Basri Çantay, Kur’ân-ı Hakim ve Meâl-i Kerim, İstanbul 1959, III, 904, 905)
Berat gecesi hakkında Allah Resulü (sav) şöyle buyurmuştur:
“Şaban ayının on beşinci gecesi (15.) olduğu zaman, gecesinde ibadete kalkın. Ve o gecenin gündüzünü oruç tutun. Çünkü o gece güneş batınca Hz. Allah Teâlâ (Keyfiyeti bizce meçhul bir halde) dünyaya en yakın göğe inerek (o andan) fecir oluncaya kadar:
“Benden mağfiret dileyen yok mu, onu mağfiret edeyim. Benden rızık isteyen yok mu, onu rızıklandırayım. (Bir bela ile) mübtela olan yok mu, ona kurtuluş vereyim. Şöyle olan yok mu? Böyle olan yok mu?” buyurur.” (İbn Mâce, H. no: 1388)
Diğer bir hadiste de şöyle buyruluyor:
“Bu gece Şaban’ın on beşinci (15.) gecesidir. Hz. Allah Teâlâ bu gecede Beni Kelb kabilesinin koyunlarının tüyleri sayısınca insanları Cehennem’den kurtarır. Ancak kendisine şirk koşanların, Müslümanlara karşı kin ve düşmanlık besleyenlerin, akrabaları ile münasebeti kesenlerin, gururlu ve kibirlilerin, ana-babasına asî olanların ve içki içmeye devam edenlerin yüzüne bakmaz.” (Buhârî, et-Tergîb ve’t-Terhib, II, 118)
devam edecek…