Hep Belediye Başkanlarını, Belediye personellerini, diğer kurum yetkililerini eleştirdik, durduk..
Menfaati için kırk takla atanlar kadar,
Her dönem farklı kılığa girip nemalanmaya çalışanlar kadar,
Siyasîlerle aynı karede görünerek prim yapmaya çalışanlar kadar, Belediye yetkilileri ile olan ahbablıkları münasebetiyle olmadık gayri nizâmî isteklerde bulunanlar da var malesef...
Belediyelerimizin yeni bir düzene girdiği bu dönemlerde en azından şahsî isteklerimizi bir kenara bırakıp, memleket meselelerine ağırlık verelim bari...
Hayırlı olsun ziyaretlerine son verin artık..
Makama gidip fotograf çektirip, onu da sosyal medyada paylaşmayı çok igreti gören bir kişi olarak diyorum ki;
Yetkilelerimizi bir rahat bırakın artık..
Bırakalım da adamlar, işlerine yoğunlaşsınlar..
Oysa, hayırlı olsun ziyaretlerindeki gecen zamanlarda neler yapılmaz..
Niye alıkoyuyoruz o degerli vakitlerini..
Oğlunu veya kızını belediyeye yetleştirmek için zırt pırt ziyaret etmek ne kadar utanç verici bir hareket...
Üstelik, mevcut görevini daha üst kademeye yükseltmek için olmadık kabuğa girmek, ne demek ya..
Başkanlar ve diğer yetkililer, arkadaşın, dostun, ahbabın, akraban olabilir..
İllaki makamında mı kutlaman gerek, sevgili edeler..
Bir telefon yetmez mi, hayırlı olsun demeye.
Telefon açmanın bile onları meşgul edeceği hassasiyetinde olmak da ayrı bir nezaket, hattı zatında..
Telefona cevap vermediğinde üst üste defalarca aramanın da gayri ahlakî bir durum olduğunu hatırlayalım..
Onlar, senin benim gibi boş adam degiller artık..
Kutsal bir görevi üstlenmiş, başlarını kaşıyacak zamanı bile olmayan, geyik muhabbeti yapılamayacak insanlar artık..
Çok samimi iseniz, mesai dışında buluşursunuz bir yerlerde, muhabbetinizi yaparsınız saatlerce..
Zamanlarını çalmayalım lutfen..
Zira bize hizmet için o koltuğa oturmuşlarsa, rahat bırakalım da işlerini yapsınlar..
