Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde CHP Kahramanmaraş Milletvekili Ali Öztunç ve AK Parti Milletvekili Mehmet Şahin arasında yaşanan polemik, yalnızca siyasi bir çekişmenin değil, halk-siyasetçi bağının da masaya yatırılması gerektiğini gösteriyor. Şahin, yaptığı açıklamalarda kente kazandırılan yatırımlardan bahsederken, Öztunç gecikmeleri ve eksiklikleri eleştiriyor. Ama burada asıl önemli olan, bu tartışmaların ötesinde, halkın siyasetçileri nasıl gördüğü ve onlardan ne beklediği.

Mehmet Şahin’in, "Beni Türkiye tanır" ifadesi dikkat çekici. Elbette, bir milletvekili olarak ulusal ve uluslararası tanınırlığınız olabilir. Ancak, vekil seçildiğiniz şehrin halkı sizi tanımıyor. 


Bu bağlamda, "Mehmet Şahin’i sadece bakanlar geldiğinde ya da parti toplantılarında görüyoruz" eleştirisi yerinde bir tespit. Halk, temsilcisini yalnızca resmi törenlerde değil, gündelik yaşamın içinde görmek istiyor.
Kahramanmaraş halkının bir milletvekilinden beklentisi çok net: Halkın dertlerini anlamak, onların taleplerine çözüm üretmek ve bu şehri geleceğe taşımak. Siyasetçi olmak, yalnızca mecliste projelerden bahsetmek değil; projelerin takipçisi olmak, sahada olmak, halkın yanında durmak demektir.


Evet, Mehmet Şahin, yapılan yatırımları sıralayarak ne kadar çalışkan olduğunu anlatabilir. Ama halkın gözünde asıl başarı, bu yatırımları yalnızca kâğıt üzerinde değil, bizzat takip ederek, halkın hayatına dokunan bir vekil olmaktır.


Kahramanmaraş halkı, vekillerinden yalnızca hizmet değil, sıcak bir iletişim de bekliyor. Şehrin vekili olarak tanınmak, halkın gönlünde yer edinmekle mümkün. Türkiye sizi tanıyor olabilir, ama Kahramanmaraş halkı da tanımalı.