Yarın 8 Mart ve Dünya kadınlar günü. Bugünün ne zaman,nasıl, hangi gerekçelerle ve kim tarafından ilan edildiğinin hiçbir önemi yok.
Önemli olan toplumun kadınlara nasıl baktığıdır.
Bu sütunlarda, İslamiyet’in ve mensubu olmaktan gururduyduğum Türk Milletinin kadınlara bakış açısını anlatmaya da gerek yok.
Çünkü insanlık alemin de; çok şükür “Cennet anaların ayağıaltındadır” diyen bir dinin mensubuyuz. Millet olarak ta; kadınlara ilkseçme ve seçilme hakkını veren bir ülkeyiz.
Gün geçmiyor ki yayın organlarında, kadınlara uygulananşiddet, istismar gibi haberler yer almasın.
Bu hale neden geldik, nasıl geldik olayı da ilim adamlarınınişi.
Burada yapılması gereken, özellikle televizyonlardakidizilerden başlayan yozlaşmaya birilerini dur demesidir.
Dün haber bültenlerinde bir görüntü vardı. İstanbul’ungöbeğinde, Beyoğlu’nda bir kadınla bir erkek.. Erkek kadını sarsıyor, dövmehareketinden bulunuyor ve ver elindeki telefonu diyerek sürekli bir şekildesağa sola savuruyor.
Bunun bir sosyal deney olduğu daha sonra açıklanıyor amadeğme delikanlılar olaya göz kenarıyla bakarak geçiyor ve muhtemeleniçlerinden; “Allah bilir kadın ne yaptıki adam dövüyor” diyorlardır.
Olaya tek müdahale eden özürlü arabasını direkt olarak, kadınıdövmeye çalışan adamın üzerine süren bir kahraman.
Kadına “meta”olarak bakılmaya devam edildiği sürece bu manzaraları daha çok yaşarız. TV dizilerindeki kadına yönelik, aileortamını zedeleyici, maneviyatı yok edici senaryolara müdahale edilmedikçe,kadına şiddet her zaman konuşulup, sonuç alınamayacak bir mevzuu olarakkalacaktır.
Yine de günümüzü kutlayacak olanlara şimdiden teşekkürederim…