Uzun yıllar önce dört ya da beş yaşlarındayken, tam olarak hatırlayamıyorum, anneannemin Kanlıdere’deki evinin merdivenlerinden düşüp burnumdan darbe almıştım. Tabii o zamanlar eski usulden tedavi edilip üç veya dört gün yatarak hadiseyi atlatmıştım. Yıllar sonra tekrardan on bir yaşımdayken yüzme salonunda eğitim alırken burnumdan bir darbe de oradan aldım. Sonuç olarak yüzüm gözüm şişti tabii… Akabinde lise çağına geldiğimde bir mahalle maçında tekrardan burnumdan, bir kafa topuna çıkışta çarpışma sonucu, darbe aldım. Dönem itibariyle doktora gittim hemen ameliyat dedi. Lakin ne yalan söyleyeyim, açıkça korktum. Yeteri kadar darbeler sonucu bayağı bir canım yanmıştı. Yeniden aynı acıları yaşayıp tabiri caizse çekmek istemiyordum. Gel zaman git zaman derken tarih doksanlı yıllardan iki bin onlu yıllara geldiğinde yani bugün (2017) burnum ister istemez bana sorun çıkarmaya başladı. Yani kıyamet kaçınılmaz, derler ya o misal bize burun ameliyatı farz olmuştu. İş ki şimdi bıçak altına yatmada... Neylersin can tatlıdır derler, kolay değil. Elaleme bakarsan yani günümüzün mankenleri yahut oyuncuları çok rahat bir şekilde bıçak altına yatıp bırak burundaki sorununu sırf güzellik olsun diye estetik olabiliyorlar. Allah affetsin onlarınki keyfi bizimki zorunlu… Buradan yola çıkarak kendi kendimi cesaretlendirerek masaya yatmaya karar verdim. Allah yar ve yardımcımız olsun diyerek hızlı bir kararla operasyona girip çıktık. Girip çıktık ki hem de nasıl… Allah razı olsun doktor beyden işinin ehliymiş ki bizi fazla sarsmadan ameliyatı başarılı bir şekilde yapıp bitirdi. Sonrasında bir iki gün zorluk çektim ama çok şükür sağlığıma kavuştum ve yeniden rahat bir nefes almanın şükrüyle Mevlama yalvarıp şükrettim. Aynı zamanda da akıl fikir versin keyfi bıçak altına yatanlara, dedim. Netice itibariyle insan vücudunun herhangi bir yeri bıçak darbesi aldığında ve narkozu yediğinde eskisi gibi olamıyor ve etkisi insana çok belirgin bir şekilde yansıyor. Allah’ım hiç kimseye gerekmediği müddetçe bıçak altına yatırmasın(Amin). Benden demesi… Esenle kalın.
