Fransa, Fransa yine Fransa... Toplumu ve milleti gıdıklayarak öldüren soytarı bir millet. Eskiden de öyleydi... Her alanda her türde kendisini her zaman gösteriyor. Şimdilerde ise yine aynı yöntemle oyuna başlayıp soytarılık için sahne aldı. Nasıl almasın ki huyu bu... Hani derler ya can çıkmadan huy çıkmaz, diye. İşte tam o mesele...

     Yine skandallarla yeniden kendisini gösterdi. Görünüşte bir medeniyet sergileyen Avrupa ülkesi olan Fransa'nın tekrardan asıl yüzünü gördük. Köklü bir önlem ve tedbir almazsak bu saygısız ve terbiyesiz karikatürleri daha çok görürüz. Elbette ki kötü söz sahibini bulur... Lâkin bu kadar da kayıtsız ve vurdumduymaz olamayız.

     Gündemimizde Fransız ürünlerine boykot edelim çağrısı var. İyi, hoş, güzel de hangi birisine boykot getirelim. Türkiye'de en çok tutulan sevilen ve binilen Peugeot, Ctröen, Renault otomobiller varken, Nasıl BOYKOT edeceğiz? Bunu da geçtim Türkçemizdeki alfabemize Fransa'dan “j” harfini getirmişiz, bunu Nasıl ÇIKARACAĞIZ? Daha bunun gibi niceleri...

     Bu konuda bütün uzmanlara sesleniyorum... Somut, akla uygun, yapabileceğimiz kökten bir çözümle ortaya çıkıp harekete geçmezsek eğer “dejavu”ya devam ederiz. Bant tekrar tekrar sarıp durur. Bizler de izlemekle, duymakla ve görmekle yetiniriz. Böylelikle Tarih tekerrür eder. Sadece kişiler, zaman ve mekân değişir olaylar aynen devam eder.

     Bir de madalyonun arka yüzüne bakmak gerekmektedir. Bizler Müslüman ülkeler olarak Efendimizi, Alemlere Rahmet Olarak Gönderilen Yüce Peygamberimizi, anlatamamışız. Eğer ki O yaratılmamış olsaydı, bizler hiç yaratılmayacaktık. O varsa biz varız. O'nun sayesinde nice milletler, medeniyetler, kavimler yaşamış ve yaşamaya devam edecektir. Hem O cennetten içeri girmeden bizler asla giremeyeceğiz! Hâl böyleyken bizler NASIL olurda O'na yapılan hakaretleri, iftiraları, saygısızlıkları gözardı edebiliriz? Bence bu konuyu derinlemesine düşünüp ivedi bir çözüm getirerek sonlandırmalıyız. Bizler İslâm uğruna yaşamazsak, Allah (c.c.) için mücaadele etmezsek Nebi uğruna can vermezsek yaşamamızın bir hükmü yoktur. Yaşayan bir ölü toplum olur, çıkarız maalesef.

devam edecek.