Biz Türklerin eski bir geleneği vardır. ‘Türk Cihan Hâkimiyeti Mefkûresi’. Türk devletleri cihan hâkimiyeti için Müslüman devletlerle hatta Türk devletleriyle bile mücadele etmiştir. Her devlet gücünün yettiğini hâkimiyetine almıştır. Yeni Türk Devletinde ise Yurtta sulh Cihanda sulh politikası ile bu amaçtan vazgeçilmiştir. Ancak devletin izlemediği vazgeçtiği bu politika birçok vatandaşımızda devam etmektedir. Bu nedenle bazı vatandaşlarımız kahramanlık naralarıyla dünya devi olabileceklerini zannediyor. Kendisini dev aynasında görüyor. Dünya değişti, buna bağlı olarak düzeni de değişti. Artık dünya siyasetinde söz sahibi olmak için ticarette ve teknolojide söz sahibi olmak gerekiyor. Amerika’yı yenden keşfetmeye gerek yok. Gelişmiş ve söz sahibi ülkeleri incelediğimizde her şey ortaya çıkıyor. Çünkü bu devletler dünya çapında küresel firmalara sahip. Demek ki dünya da söz sahibi olmak için teknoloji üretmek ve dünya çapında bir firmaya sahip olmak gerekiyor. Bir değil! Hatta birkaç firmanın olması... Şimdi dünya geneline bir bakalım. Dünyanın en büyük ilk on firmasını inceleyelim. Bu firmaların büyük çoğunluğunun ABD’ye ait olduğunu görüyoruz. Bu da bize, dünya siyasetine, neden tek başına yön verdiğini açıklıyor. Diğer devletlere baktığımızda da dünya ticaretinde söz sahibi olanlar, dünya siyasetinde de söz sahibi olanlardır. İlk on firmanın dokuzu ABD kökenli, ilk yüz içindeki diğer firmalar ise Avrupa ve Asya’daki gelişmiş ülkelere ait. Şirketlerin maddi gücüne baktığınızda aradaki farkı zaten anlayacaksınız. Çünkü ülkelerin gücü firmalarının gücü kadardır. Gelelim firmalara: İlk sırada APPLE var. En değerli firma, teknoloji devi ve maddi değeri 483,1 milyar dolar. Akıllı telefon teknolojisine yön veren ve piyasanın büyük bir kısmını elinde tutan firma… Bizdeki asgari ücretlinin elinde, Japonya’da, ABD’de, Avrupa’da ve hatta Afrika’da hep bu firma ürünleri var. Hatta bazıları bu markanın ürünlerini kullanmayı prestij olarak görüyor. EXXON MOBİL petrol devi 422, 3 milyar dolar değerindedir. Dünya savaşlarına, nereyi kimin işgal edeceğine, hangi devletin karışması gerektiğine karar verenlerden. GOOOGLE 382,5 milyar dolar değerinde, MİCROSOFT 343 milyar, BERKSHİRE HATHAWEY 309 milyar, JOHNSON-JOHNSON 277 MİLYAR, FARGO 261 milyar, ROCHE 253 milyar ve onuncu WALMART marketler zinciri ise 247 milyar dolar değerindedir. Bu firmaların maddi değerleri ortada ve yıllık ciroları 100 milyar doların üzerinde. Hatta cirosu 400 milyar doları geçen firmalar var. Tabi bu rakamlar tek başına bir anlam ifade etmiyor olabilir. Ama ülkemizdeki firmaların değerini ve ülkemizin durumunu yazınca aradaki farkı daha iyi anlayacağız. Ülkemizin en değerli firmaları 2015 listesine göre; İlk sırada 2,5 milyar dolar değere sahip AKBANK var. İkinci 2,4 milyar dolarla TÜRK TELEKOM, 2,4 milyar ile İŞ BANKASI, 2,2 milyar dolar ile THY, 1,9 milyar GARANTİ, 1,8 ARÇELİK, 1,7 TÜRKCELL ve liste böyle uzayıp gidiyor. Ülke varlığımız 800 milyar dolar. Siz ülkeleri boş verin, onların firmaları bile ülkemizin varlığıyla aynı seviyede iken, ülkelerini nasıl alt etmeyi düşünüyoruz. Bizim ilk on firmanın toplam değeri 10 milyar dolar bile etmiyor. Onlarca firmamız sadece bir firmanın değerine kavuşabiliyor. Adamların iki firmasının değeri ise ülkemize eşit… Eğri oturup doğru konuşmak lazım… Hal bu! Durum bu! Şimdi gelelim dünya firmalarıyla boy ölçüşmeye… Kat edecek daha çok yolumuz var. Birbirimizi yemeyi ve birbirimizle savaşmayı bırakıp dünya ölçeğinde firmalar çıkartmalıyız. Teknolojiyi biz üretmeliyiz. Yoksa durum ortada, el yumruğunu yemeyen kendi yumruğunu balyoz zannedermiş. Ben de önce elin yumruğunun ne kadar büyük olduğunu bilelim ve laftan çok iş üretelim diyorum. Bu değerler; biz iyileştik ilerledik, artık dünya da söz sahibi bir ülkeyiz dediğimiz dönemin verileri daha öncekilerden bahsetmek bile istemiyorum. Unutmayın dünyada gücünüz ve saygınız paranız kadardır. Aynı ülkemizde olduğu gibi…