Eleştirmek demokrasinin gereğidir. Eleştirmek vatandaşlık görevidir. Eleştirmekten korkmayın. Olumlu ya da olumsuz fark etmez. Her iki şekilde de faydalıdır. Yöneticilere de bir sözüm var; Vali, Belediye Başkanı ve diğer yöneticiler... Atanmış veya seçilmiş fark etmez... “Eleştirilmekten korkmayın” *** Eleştiri, hataları ve başarıları gündeme taşır. İstişare eleştiri ile başlar. Proje üretimi eleştiri ile başlar. Eleştirin de etik kuralları vardır. Eleştiren hazırlıklı olmalıdır. Her an şu soruyla karşılaşabilirler. “Sen olsan ne yapardın?” “Bu konuda senin projen nedir?” Bu sorulara cevap verecekseniz eleştirin. Somut önerileriniz olacak. Yoksa eleştiri boşa gider. *** Ben Kahramanmaraşlıyım. Şehrimi seviyorum. Sevdiğimi de yazarak kanıtlamaya çalışıyorum. Yöneticilerimizi eleştireceğiz. Başarılarını överek eleştireceğiz. Yanlışları uyararak eleştireceğiz. Var mı yanlış tarafı? En azından susarak dilsiz şeytan durumuna düşmemeliyiz. *** Daha önce de hatırlattığım bir konu var. Defalarca da hatırlatacağım. Bu şehri seviyorsanız susmayın. Bir şeylerin ucundan tutun. Sivil Toplum Kuruluşlarına katılın. Siyasi Partilere katılabilirsiniz. Üye olun gönlünüze göre birine... Başlayın konuşmaya... Önce siz eleştirin, sonra derneğiniz veya partiniz... Olumlu olumsuz fark etmez... Yeter ki susmayın, hakkınızı arayın. Başarılı işleri alkışlayarak eleştirin. Yanlışları da gönül kırmadan eleştirin.   *** Gazete okumanız bile bir farklılıktır. En azından yapılan eleştirileri takip edersiniz. Ne olup bittiğini görürsünüz. Sindirilmiş duygularımızdan kurtulalım. Vatandaşlık haklarımızı da sonuna kadar kullanalım. Demokrasilerde eleştirinin son noktası sandıktır. En azından sandıkta oylarımızla konuşalım... *** Sonuç olarak eleştiri bir kültürdür. Eleştirene de eleştirilene de faydası olan bir kültür. Eleştiri istişareyi doğurur. İstişare de başarıyı. Başarılarda da kazanan yine Kahramanmaraş olur. İyi günler.