Türk şiirinde Garip akımına ve 1940 kuşağının toplumsal gerçekçi şairlerine tepki olarak 1950 de doğan; değişik imge, çağrışım ve soyutlamalarla yeni bir söyleyişi amaçlayan şiir akımıdır.

Anlama değil; ses güzelliğine önem veren bu akım, Batıda gerçeküstücülerin kullandıkları bilinçaltını harekete geçirme yönteminden faydalanır.

Alabildiğine hayalcidirler.

Konuşma diline sırt çevirmişler; şiirlerini gelişi güzel yazarlar ve cümle yapıları bozuktur.

Şiire dair bütün kuralları yok saymışlardır.

Temsilcileri:

CEMAL SÜREYA   

Yoğun çarpıcı imgeleriyle kendine özgü bir dil kurmuş, İkinci Yeni’nin en tanınmış şairidir.

Toplumcu gerçekçiliğe açık, yaşayan insanı anlatan bir şairdir.

Eserleri: Üvercinka, Göçebe, Beni Öp Sonra Doğur Beni, Güz Bitiği, Sıcak Nal, Sevda Sözleri; Günübirlik, Şapkam Çiçeklerle Dolu.

ÜVERCİNKA

Böylece bir kere daha boynunlayız sayılı yerlerinden
En uzun boynun bu senin dayanmaya ya da umudu kesmemeye
Lâleli'den dünyaya doğru giden bir tramvaydayız
Birden nasıl oluyor sen yüreğimi elliyorsun
Ama nasıl oluyor sen yüreğimi eller ellemez
Sevişmek bir kere daha yürürlüğe giriyor
Bütün kara parçalarında
Afrika dahil

Aydınca düşünmeyi iyi biliyorsun eksik olma
Yatakta yatmayı bildiğin kadar
Sayın Tanrıya kalırsa seninle yatmak günah, daha neler
Boşun

SEZAİ KARAKOÇ   

Sadece dil ve söyleyiş özelliği ile İkinci Yenicilerden sayılır.

Mistisizmin etkisi görülür.

Eserleri: Körfez, Şahdamar, Monna Rosa, Ayinler, Hızır ile Kırk Saat, Leyla ile Mecnun; Edebiyat Yazıları 1-2, Yunus Emre, Mehmet Akif; Meydan Ortaya Çıktığında, Portreler.

MONA ROSA

Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.
Geyve'nin gülleri ve beyaz yatak.
Kanadı kırık kuş merhamet ister.
Ah senin yüzünden kana batacak.
Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.

ECE AYHAN         

Yeni motifler, karanlık çağrışımlarla ördüğü şiirleriyle kendisinden söz ettirmiştir.

Biçim ve anlam kaygısı en aza inmiştir.

Eserleri: Kınar Hanımın Taneleri, Bakışsız Bir Kedi Kara, Ortodokslar, Devlet ve Tabiat, Zambaklı Padişah, Yort Savul.

BAKIŞSIZ BİR KEDİ KARA

Gelir dalgın bir cambaz.
Geç saatlerin denizinden.
Üfler lambayı.
Uzanır ağladığım yanıma.
Danyal yalvaç için.
Aşağıda bir kör kadın.

İLHAN BERK  

Başlangıçta toplumsal şiirler yazmış daha sonra İkinci Yeni’nin tarzında şiirler yazmaya başlamıştır.  

Eserleri: Güneşi Yakanların Selamı, Günaydın Yeryüzü, Türkiye Şarkısı, Galile Denizi, Delta ve Çocuk, Kül.

GÜNEŞİ YAKANLARIN SELAMI

Bir zevk duyulmaz oldu, buranın rüzgârlarından
Hayat soldu bir günün enginlerinde yine.
Selâm! Sonsuzların yorgun gönüllerine
Selâm: Güneşi içeren çocukların diyarından! ...

Bir ateş yakalım ki geçmesin hatta

EDİP CANSEVER  

İlkin duygusal daha sonraları ise düşünceleri dil içerisinde eriterek şiirler yazmıştır.

Eserleri: İkindi Üstü, Dirlik- Düzenlik, Yerçekimli Karanfil, Umutsuzlar Parkı, Tragedyalar, Oteller Kenti.

YERÇEKİMLİ KARANFİL

Biliyor musun az az yaşıyorsun içimde
Oysaki seninle güzel olmak var
Örneğin rakı içiyoruz, içimize bir karanfil düşüyor gibi
Bir ağaç işliyor tıkır tıkır yanımızda