Asırlarca söylene gelen ibretli, düşündüren güzel sözlerin ”Kelâm-ı kibar “ların söylenmesi kime zararlı olur  ki ? Ama bazı sözler vardır ki , istediğini söyleyen istemediğini işitir. Bırak sarhoşu kendi yıkılsın. Hâle bakın, ardıç kadı ,çam müftü. Berberin söylemezi, tellağın terlemezi, çaycının bağırmazı olmaz. Gördün kar havası, dön gel kör olası. Ağızdan çıkan başa değer. Ağlamakla suç ödenmez. Köseyle alay edenin, top sakalı kara gerek. Bir akçe  ile dokuz kubbeli hamam yapılmaz. Ölüsü olan bir gün , delisi olan her gün ağlar. Ayranın budur, yarısı sudur. Diken battığı yerden çıkar. Bezir yağından pilav olur ama yenmez. Boşa gayret çarık eskidir. Yazın araması, kışın taraması olmasa herkes besler mandayı. Akranıyla uçmayan kuşun sesi, havadan değil tavandan gelir. İnsanları düşündüren dağ değil, dağ yolundaki taşlardır. Tabuta girdikten sora pencere aranmaz. Aş pişti, ama bayram geçti. Bir tahtta iki padişah olmaz. Örs isen sabırlı, çekiç isen kuvvetli ol. Kendini koyun gibi gösterme ,  kurda yem olursun. Tavukla münakaşa eden solucan yanılır. Daldan bükme değil, kökten sürme olmalı. Yapı taşı yerde kalmaz. Kel kız ablasının saçı ile övünür. *  Aza demişler nereye ? Çoğun yanına demiş . *  Alkış isteyen, ıslığa da katlanır. *  Arı, su içer bal akıtır, yılan su içer, zehir akıtır. *  Asıl azmaz, bal kokmaz, yağ kokar oda yoğurtan yapılır. *  Aşağıda olan düşmekten korkmaz. İstediğini söyleyen istemediğini işitir. Ama bazı sözlerde vardır ki birkaç defa tekrarlansa, söylense,sağlığa zararı ve yan tesiri yoktur.