Ülke olarak tam bir EVET-hayır yarışması içine girmiş gibiyiz. Bir çok insan işi o kadar ileri götürdü ki, normal saygı kalmadığı gibi, siyasi saygı da kalmadı. Okumuş çocuklar sınıfına giren, normal şartlarda aydın-kültürlü-tahsilli-terbiyeli gibi görünen bazı tiplerin yaptığı paylaşımlar işin vehametini ortaya koyuyor. İşte bu şartlarda KADINLAR GÜNÜ’nü kutlamak tam bir rutine binmiş gibi görünüyor. Biri kalkmış silah elinde kendi isteği dışında oy verene espri altında silah gösteriyor, sonra da yaptığı salaklığın cezası olarak partisinden istifa etmek zorunda kalıyor. Bir diğeri EVET diyenlere çok edepsizce bir şekilde bir takım sapıkca yaftalarda bulunuyor. Bu şartlar altında kadınlar gününü kutlamak, biz kadınlar işin ne kadar önemli veya ne kadar bu işin maneviyatını yaşayacağız bilemiyorum. Elbette ki bir oylama yapılacak ve herkes kendi fikrini ortaya koyarak sandıkta oyunu kullanacak. Bu sosyal paylaşım sitelerinde kendi fikrini empoze etmeye çalışanlara, ölçüyü kaçırmama ve bu işin sonunda insanların yüzüne bakamayacak duruma gelmemelerini hatırlatmak istiyorum. Hayır’cılar büyük bir iştahla kampanyalarına topyekün başladılar. Milliyetçi Hareket’in ideri DEVLET düsturlu fikrini ortaya koyarken, parti içinde her toplumda olabileceği gibi muhalefet edenler olacak. Nitekim varda.. Yalnız garibime giden bir olay şu.. Grafiker olarak başladığım bu meslekte, tüm haberler bizim koltuktan geçtiği için Kahramanmaraş siyasetini de çok yakından takip etme imkanına sahip oldum. Hayır kampanyası için Kahramanmaraş’a gelen Ümit Özdağ’ın konuşmasında ön sıraları işgal edenler arasında, partisinde yer bulamayıpta, Meclis’e gitmekten ümidini kesenleri, müzmin aday olarak siyasi literatüre geçmiş olanları gördüm. Bu bir nevi kendi liderine tepkinin “hayır” olarak, yansıması gibi geldi bana.. Başka partiden gelip aday olanlarında bu kampanyada liderine karşı bir görüntü sergilemesinin yorumunu siyaset erbaplarına bırakarak, KADINLAR GÜNÜMÜZ kutlu olsun diyorum.