Futboldan anlamadığımı bir çok kez ifade ettim.
Yani abartmak gibi olmasın Futbol topunu görünce karpuz sananlardanım.
Lakin Şehrin Acizliği ve gündemden düşmeyen bir stadyum çözümsüzlüğü de gözle görülmeyecek kadar küçük değil.
Futbol içi her zaman denilen cümledir, Tanıtım aracı…
Hatta Spor duayen İlker Yiyen’in deyimi ile Bacasız Fabrika…
Burada sayın Yiyen’in dediğini çok iyi anlıyorum.
Önceden Amatör bile değerliydi, şimdi kimsenin umurunda değil.
Siyasiler, sporseverler dahi pandemiyi bahane olarak kullanmaya başladı.
Ölü toprak üzerlerinden zor kalkar gibi…
Futbol Endüstriyel bir faktör, Lakin kullanmasını bilene…
Stadyum konusuna gelince bir inat uğruna yapılan bir rezil kepazelik.
Elde bir yıkım raporu var, Karşıda koca bir Kahramanmaraş’ın Profesyonel takımı…
İki arada bir derede kalan koca ir şehir.
Stadyum alternatifi olan Hanefi Mahçiçek Stadyumu ve akıbiyeti de belirsizlik abidesi.
Peki burada suçlu kim.
Yada konuyu bu duruma getirenler.
Kahramanmaraşspor diyoruz, şirket deniliyor, satılıyor deniliyor, Ligden çekiliyor deniliyor, deniliyor deniliyor, ortada fol yok yumurta hiç yok.
Fiyatlar kulaktan duyulma eski deyimlerle trilyonlar ama ortada takım yok.
Başarıya endekli deniliyor, ortada başarı yok.
Kulüp Başkanı çıkıyor trilyonlar harcadım diyor, başarıya yönelik bir şey yok.
Trilyonlar harcayanlar süper dedikleri yerde biz her zamanki gibi yerinde saydayız.
Anamıyorum, dedim ya Futbol topunu karpuz sananlardanım.
Komşu illerimize baktığımızda Sivas, Kayseri, Adana, Hatay, Gaziantep, Malatya’nın durumu süper.
Osmaniye ve biz arada kalan illeriz ve durumumuz bu.
Sıkıntımız Stadyum ve Takımın ekonomik durumu.
Her gün dinlediğimiz şarkılar kısacası.
Artık kaset, parça değiştirme zamanıdır düşüncesindeyim.
Çünkü koca şehir ayaklar altında, sporda fabrikanın bacası tütmez olmuş.