35 yıl önce birlikte el ele vererek 30 işçi ile yola çıkanÖksüz ve Gümüşer aileleri incelenmeli, hukuki veya mali olarak değil,ortaklıkları bilimsel olarak incelenmeli, üniversitede tez konusu yapılmalı.

Akademisyenler yaptığı araştırmayı kent geneliyle paylaşılıpyol haritası çıkartılarak ortaklığı düşünen müteşebbislere sunmalı. Kardeşlerarasında bile telafisi imkansız kavgalar olurken, aralarındaki saygı ve sevgiyikoruyan iki aile sadece kente değil ülkeye örneklik teşkil ediyor.

Bu ortaklık tecrübelerinden kesinlikle faydalanmalı…

Gerekirse belgesel haline getirilip gelecek nesillereanlatılmalı…

Bir insanın içinde art niyet yoksa, kıskançlık yoksa,tamamen halis duygularla iki insan ortak oluyorsa üçüncü ortak da Cenab-ıAllah’tır. Aynı niyetle yola çıkan iki ailenin üçüncü ortağını söylemeye gerek varmı?

Daha düne kadar aynı odayı paylaşan ekonominin ikikahramanını kutlamamak elde değil, onlara imrenmemek elde değil. Milyar dolarınüzerinde ciro yapan şirketi yönetiyorlar, hem çevrelerine karşı hem debirbirlerine karşı o kadar mütavaziler ki; sonuç ortada, birlikte büyümeyedevam ediyorlar.

Öksüz ve Gümüşer ailelerinin ortaklığı, kentle bir anılırhale gelen ‘kıskançlık, hasetlik ve bir birini istememezlik’ anlayışını da birnebze olsun çürütüyor.

35 yıl önce 30 işçiyle başlayan yolculuk bugün milyar dolarıaşan ciro, 10 bini geçen işçi sayısı, 30 dev üretim tesisi ve 8 farklı sektörleyoluna devam ediyor.

Önceki gün üretim tesislerinden biri daha hizmete açıldı.Kipaş Holding Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Hanifi Öksüz’ün bir sözü kulağa küpeolacak türdendi; “iki aile bir aile olduk” işte bu başarının altında da busöylem yatıyor.

KİPAŞ’la ilgili haberlerde genellikle basına Hanifi Beydemeç verir, kamuoyu Hanifi Bey’i tanır. Aslında Hanifi Bey’in arkasında da onagüç veren bir ortağı bulunmaktadır. Bu tür haberlerde Sayın Gümüşer öne çıkmaz,arkasında durur ortağına güç verir. Görev paylaşımında ise her anlaşma ikitecrübenin bilgi birikimini ortaya koyarak yapılır.

Ben yazımın bundan sonraki bölümünde Kipaş Holding YönetimKurulu Başkanvekili Halil İbrahim Gümüşer’i yazmak istedim.

Halil İbrahim Gümüşer Bey’i protokol üyeleri, iş dünyası veholdingin iş yaptığı çevreler dışında en iyi vakıflar, cami dernekleri,garibanlar çok iyi tanır.

Bir müftü kadar dini bilgisi olan, mütevazı yaşamı ve zarifkişilik yapısıyla örnek bir insan biyografisi çizen Sayın Gümüşer’e yardım içingiden kim olursa olsun boş döndüğünü duymadım.

Gümüşer soyisimi taşıyan okulları buradan yazmayacağım, bursverilen öğrencileri, medreselere, camilere, derneklere, garibanlara verilendesteği de yazmayacağım.

Bir not paylaşmak istiyorum; ‘her zaman röportajı HanifiÖksüz Bey’le yaparım. Çünkü Hanifi Bey’in ekonomi ve sektör üzerine tecrübesiTürkiye’de ender düşüncelerden biridir. Her zaman doyurucu ve doğru beyanatlarıiş dünyasına yol gösterir. Bir kez Halil İbrahim Gümüşer’le röportaj yapmakistedim. Sayın Gümüşer bana; ‘bizim Başkanımız var, başkanımız varken bize sözsöylemek düşmez’ demesi, iki insanın çok iyi anlaşmasının altındaki en büyüksihirli sözcüktü bence.

Buradan nazar değmek istemiyorum ama iki mükemmel insanın bukadar iyi anlaşması gerçekten ders kitaplarına da girmeli.

İkisi de memleket sevdalısı, ikisinin de en büyük düşüncesi;önce Kahramanmaraş sonra dışarıya yatırım yapmak. Bir fazla insana ekmekkazandırmak onları para kazanmaktan daha mutlu ediyor.

Bu kadar yatırım yapma istekleri insana iş içindir.Yaptıkları tesisler torunlarının torunlarına yeter ama onlar kent insanı içinriske giriyor ve yatırım yapıyor. Hem Kipaş çalışanları hem de memleketinsanları bu tür işletmelere sahip çıkmalı.

İki işadamımıza da başarılar diliyorum, ortak olmak isteyenmüteşebbisler bu iki dev aileyi örnek almalı…