Bu konuda da defalarca yazdım. Böyle giderse tekrarlamaya devam edeceğim. Şehrimizde sevgi bağlarını güçlendirinceye kadar devam... Çünkü  eski hastalığımız tedavi olmuyor. Hasetlik ve fesatlık sorunumuz devam ediyor. Kahramanmaraş bu hastalıktan zarar görüyor. Biz de tedavi yolları arıyoruz. Aynen kanser gibi, ne zor hastalıkmış... Şaka bir yana şehrimize acilen sevgi aşısı gerekiyor. *** Hastalığın sebebi önce nefis... Kıskançlık, bencillik biraz da eğitimsizlik... Biz Kahramanmaraşlıyız... Birbirimizi iyi biliriz... Bir nesil daha değişmeden tedavi zor görünüyor. *** Gelelim acil tedavi yöntemine... Sevgi baş ağrısına bile iyi geliyor. Etrafınızı sevince hasetlik fesatlık azalıyor. Nefsini yenip herkesi seven insan mutlu oluyor. Seven insan  istisnalar hariç hasta olmuyor. Hayvanları sevin, doğayı sevin kısacası her şeyi sevmeye çalışın... Allah'ın yarattığı her nimeti sevin ki huzur bulasınız. Psikologlar böyle diyor. *** Son zamanlarda şehrimizde kin ve nefret dolu insanlar artmaya başladı. Öfke ve kızgınlık hastalıklara sebep oluyor. Hastanelerde  kalabalıklar çoğalırken gergin bir toplum görüyoruz. Tamamı Müslüman olan bir toplumuz. Peygamber ahlakına uymaya çalışırsak düzeleceğimize inanıyorum. İnançlı insan gergin olamaz. Alnı secdeli insan kolay kolay sinirlenmez. *** Peygamber ahlakının temeli olan sevgide anlaştık... Mutluluk ve huzur da sevgiyle başladığına göre... Öyleyse sevmeye çalışmalıyız. Sevelim ki baş ağrımız geçsin. Sevelim ki ilaca gerek kalmasın. Sevelim ki hasetlik fesatlık bitsin. Sevelim ki Kahramanmaraş daha huzurlu bir şehir olsun. Sevgi dolu günler diliyorum.