Sevgi değerlidir, değerli olduğu kadar da kutsal… Peki, sevginin değerli ve vazgeçilmez olması her sorunu çözeceği anlamına gelir mi? Çünkü bizler sevgiye olan inancımızdan sevginin her sorunu çözeceğini düşünüyoruz. Gerçekten öyle mi? Unuttuğumuz bir nokta var. Sevgi güzel ve çok değerli olabilir ama her derdin ilacı değildir? Sevgisiz yaşayamaya biliriz ama sevgiyle de her sorunu çözemeyiz? Su misali, susuz yaşayamayız ama su da her ihtiyacımızı gidermez. Evet, eğer sevgi her sorunu çözse idi, birbirini seven âşıklar ilerde ayrılmazdı, evliler boşanmazdı, ebeveynler hayatta en büyük varlıkları olan çocuklar ile sorunlar yaşanmazdı. Ülkemizdeki kutuplaşmaları ve sorunları da sevgi ile çözeceğimizi zannedenler var. Kürtler ile birbirimizi çok sevdiğimizi ve et ile tırnak olduğumuzu söyleyenler. Peki kardeş olmamız ve birbirimizi sevmemiz sorunları çözmemize yeter mi? Şimdi, birbirini deliler gibi seven sevgililerin ayrıldığı, kırk yıllık evliliklerin bittiği ve anne babaların çocuklarıyla papaz olduğu bir ortamda, sevginin her şeyi çözdüğünü iddia etmek doğru mu? Elbette hayır! Çünkü sevgi sihirli bir değnek değildir ve tüm problemleri çözemez. Hatta sevgisi nedeniyle sorunlara sesini çıkaramayanlar, sorunlarını çözmek şöyle dursun daha da büyütenlerdir. O halde bu kindarlığı, hizipçiliği ve gruplar arası kavgayı nasıl sonlandırabiliriz? Diğerleri veya ötekilerle kardeşliğimizi nasıl perçinleyebiliriz? Sevgi değil, S-A-Y-G-I ile evet SAYGI ile… Hiçbir yönü ortak olmayan insanlar saygı ile anlaşabilir ama tüm yönleri ortak olan ve birbirini çok seven insanlar saygı yoksa anlaşamazlar. Birbirini seven aynı kültürden insanlar boşanabilir ama çok farklı kültürden evlenen ve birbirine saygı gösteren insanlar mutlu olur. Birbirini seven aileler kavgalı ve sorunlu olabilir ama birbirine saygı duyan aileler ve çocuklar daha mutlu olur. Hiç çevrenize baktınız mı? Birbirine saygı duyan karı kocalar, anne babalar ve çocuklar veya arkadaşlar mı mutlu, yoksa sadece sevdiğini söyleyen fakat hiç saygı duymayanlar mı? ‘Sevdiklerinizle siyaset tartışmayın, çünkü aranızdaki muhabbet azalır’ deniliyor. Peki, birbirlerine ve fikirlerine saygı duyan insanlar tartışsa tartışma boyunca da saygılarını bozmasa aradaki sevgi bozulur mu? Siz sadece karşıdakinin görüşlerine saygı duyun, onu görüşlerinden dolayı küçümsemeyin ve ona hakaret etmeyin, bakın nasıl anlaşırsınız. Yani ona sadece saygı duyun. Ama birbirini çok sevenler; ne kadar çok sevse de, saygı duymadığı ve hakaret ettiği sürece sıkıntı yaşamaktadır. Sıkıntıların nedeni sevgisizlik değil saygı eksikliğidir. Şimdi ülkemizdeki durumu bir düşünün, gerek dini cemaatler, gruplar ve gerekse de partiler yüzünden insanlar birbirine kırgın, küskün ve dargın. Birbirleriyle muhabbet ederken birden hiddetlenip kavga ediyorlar ve birbirlerine kızıyorlar, küsüyorlar hatta hakaret ediyorlar. Birbirlerini çok sevseler de. Lütfen! Bir de saygı duymayı deneyelim. Yıllardır birbirimizi sevelim, sevgi her sorunu çözer dedik ve hiçbir sorunumuzu çözemedik. Unutmayalım: İnsanlar birbirini sevmek zorunda değil ve hiç kimse, herkesi sevemez. Fakat herkes birbirine saygı duyabilir ve duymak da zorundadır. ‘Ülkemiz çok renkli ve her bir renk ayrı bir zenginliğimizdir’ diyoruz ama bu renklerimize hiçbir zaman saygı duymuyoruz. Herkesin bizimle aynı renk olmasını istiyoruz. Mutlu bir aile, mutlu bir toplum, mutlu bir ülke ve mutlu bir gelecek için herkese SAYGI diyoruz. Dinlere, ırklara, mezheplere, gruplara, partilere… Bizden olan ve olmayan herkese… Diğerlerine ve ötekilere… L-Ü-T-F-E-N S-A-Y-G-I ve sadece SAYGI…