k)-İKİLEMELER: Anlamı pekiştirmek amacıyla aynı sözcüğün yinelenmesiveya yakın anlamlı sözcüklerin bir arada kullanılmasıyla oluşan sözgruplarıdır.
Not: Değişik yollarla oluşturulur:
Ø Aynı sözcüğün tekrar edilmesiyle (yeşil yeşil, gülegüle).
Ø Eşanlamlı sözcüklerle (kılık kıyafet, eş dost).
Ø Yakın anlamlı sözcüklerle (doğru dürüst, delik deşik,yalan yanlış).
Ø Karşıt anlamlı sözcüklerle (gece gündüz, büyük küçük).
Ø Biri anlamlı diğeri anlamsız sözcüklerle (eski püskü,yırtık pırtık).
Ø Her ikisi de anlamsız sözcüklerle (ıvır zıvır, aburcubur).
Ø Yansıma sözcüklerle (şırıl şırıl, cızır cızır, gacurgucur).
Ø Hal eki almış sözcüklerle (el ele, elde avuçta, gündengüne).
Not: Aynı sözcüklerin yan yanakullanılması her zaman ikileme oluşturmaz.
Örnek: Komşu komşunun külüne her zamanmuhtaçtır.
l)-NİCEL VE NİTEL ANLAM: Kimi sözcükler sayılabilen, ölçülebilen bir değeribildirir. Buna nicel anlam denir.Ölçülemeyen özelliğin bildirildiği anlama ise nitel anlam denir.
Örnek: Eve gelince bir tabak yemek yedi.
Bu çok lezzetli bir yemek.
Not: Bazan aynı sözcük değişikcümlelerde nicel ve nitel anlam verebilir.
Örnek: Bu paket daha hafif, sen bunu taşı.
Dün gece hafif bir rahatsızlıkgeçirdi.
Büyüklokma ye ama büyük söz konuşma.
ATASÖZLERİVE DEYİMLER
ATASÖZÜ: Asırlar öncesinden oluşarak günümüzekadar gelen bir öğüt ya da değerlendirme bildiren sözlerdir.
ü Atasözlerinde kısa ve özlü bir anlatım vardır.
ü Az sözle çok şey ifade edilir.
ü Kalıplaşmıştır, değiştirilemez.
ü Anonimdir.
ü Çeşitli anlamlarda kullanılabilir.
a)-Genellikle mecaz anlamlıdır:
Ağaç yaş iken eğilir. Ateş düştüğüyeri yakar.
Kanatsız kuş uçmaz. Borç yiğidinkamçısıdır.
Gül dikensiz olmaz. İşleyendemir pas tutmaz.
Yerin kulağı vardır. Öfkeylekalkan zararla oturur.
Damlaya damlaya göl olur. Yuvarlanan taş yosun tutmaz.
b)-Bazıları gerçek anlamlıdır:
Dost ile ye, iç; alış-veriş etme.
Bugünün işini yarına bırakma.
Son pişmanlık fayda vermez.
Geç olsun da güç olmasın.
Akıllı düşman akılsız dosttanhayırlıdır.
c)-Bazı atasözleri aynı veya yakın anlamı karşılar:
Hazıra dağlar dayanmaz = Sıcağa kar mıdayanır?
Her çok, azdan olur = Damlaya damlayagöl olur.
Körle yatan şaşı kalkar = Topalla gezenaksamak öğrenir.
Mum dibine ışık vermez = Terzi kendisöküğünü dikemez.
Paça ıslanmadan balık tutulmaz =Zahmetsiz rahmet olmaz.
DEYİM:En az iki sözcükten oluşan, genellikle mecaz anlam taşıyan kalıplaşmışsözlerdir.
a)-Genellikle mecaz anlamlıdır:
Adı gibi bilmek = Çok iyi bilmek. Çenesidüşük = Geveze.
Ağırlığını koymak = Etkin olan gücünükullanmak. Dert yanmak = Sızlanarakderdini anlatmak.
Bire bin katmak = Abartarakanlatmak. Gözkırpmamak = Hiç uyumamak.
b)-Bazı deyimler gerçek anlamlıdır:
İsmi var cismi yok.
Yükte hafif, pahada ağır.
İyi gün dostu.
Çoğu gitti azı kaldı.
Hem suçlu hem güçlü.
c)-Bazı deyimler aynı ve yakın anlamlıdır:
Adam yerine koymak = Adamdan saymak.
Ağzından laf almak = Ağzını aramak.
Baltayı taşa vurmak = Çam devirmek = Potkırmak.
Evlerden ırak = Evlere şenlik.
İnce eleyip sık dokumak = Kılı kırkyarmak.
Kendinden geçmek = Kendini kaybetmek.
Oyuna gelmek = Tuzağa düşmek.
ç)-Az da olsa yargı halinde bulunan deyimler vardır.
Armut piş ağzıma düş.
Atı alan Üsküdar’ı geçti.
Ele verir talkını, kendi yutar salkımı.
Sözünü balla kestim.
Doluya koydum almadı, boşa koydumdolmadı.
Bu kadar kusur kadı kızında da bulunur.
Ne kızı veriyor ne de dünürü küstürüyor.
Not: Deyimler genellikle bir eylembildirir. Bu nedenle bir eylem gibi çekimlenebilir. Bu yönüyle atasözlerindenfarklılık gösterir. Atasözleri daima cümle halinde bulunup yargıbildirirlerken, deyimler mastar alarak da kullanılabilir.
Örnek: “Küplere binmek” deyimdir ve“sinirlenmek” anlamındadır.
Not: Mastar olarak kullanılmayanlar davardır:
Örnek: Dün az kalsın kaza yapıyordum.
(az kalmak)