Konumuz yine Kahramanmaraş. Teşvik, sevgi v.s. dönüp dönüp yazıyoruz. Bu defa idare edenlere bakacağız. İdare edenlere nasıl bakıyoruz? İdareyi önce ikiye bölelim. Seçilmişler ve atanmışlar. Ortak noktaları, şehrimize hizmettir. Ortak noktaları, işlerini başarma isteğidir. Atanmışların belirli prosedürleri vardır. Genelgeler ile yönleri belirlenir. Kişisel etkileri mümkün olduğunca azaltılmıştır. Yerel Yönetimler Yasası sonrası biraz daha esnek olabilmektedirler. Seçilmişlere gelince… Onların genelgeyle falan işleri yok. Ama uymaları gereken genel kurallar vardır. Temel ahlaki kurallar öncelikli olmak üzere.. Hukukun üstünlüğü ve İnsan Hakları gibi... Atanmışlar da doğal olarak bu değerlerin içindedirler. Konuyu uzatmayalım gelelim esasa... *** Şöyle veya böyle birileri şehrimizi idare ediyor. Bir şeyler yapabilmek için ellerinden geleni yapmaya çalışıyorlar. Gerektiğinde kendi aile yaşamlarından feragat ediyorlar. Çocuklarını göremedikleri günler oluyor. İster seçilmiş, ister atanmış olsunlar sonuç itibariyle kamu görevi yapıyorlar. Basın mensupları da bu kategoriye dahil edilebilir. Çünkü onlar da benzer tarzda görev yapıyorlar. Şimdi geldik anlatmak istediğim noktaya. Kamu hizmeti yapan bu insanlara nasıl yaklaşmalıyız? Teşvik ederek mi? Kırıp küstürerek mi? *** Bence teşvik daha faydalıdır. Teşvik edilen insan moral bulur. İdarecilerimiz alınmasın. Tabiri caizse dolduruşa gelmiş olurlar. Daha iyi çalışmak için kamçılanmış olurlar. Faydasını da Kahramanmaraş görür. Kırdık ve küstürdük farz edelim. Moralsiz adam ne kadar çalışır? Oturur tayinini bekler. Burası olmazsa başka yer olur hesabıyla gevşer. Zararını kim görür? Kahramanmaraş ve Kahramanmaraşlı. *** Sonuç olarak teşvikte mutabıkız. Bardağın dolu tarafına bakmak, teşvik için yeter de artar bile. Eksikler ve yanlışlar da sessizce ve usulüne göre uyarılabilir. Bu insanlar madem görevdeler. Şehrimiz için en fazla istifadeyi sağlayalım. Diğer tabirle, marjinal fayda için sırtlarını sıvazlayalım. İşin sonu yine sevgiye vardı. Kısacası, insanlara sevgiyle yaklaşalım. Sevgi ışıkları Maraş’a hizmet olarak geriye yansıyacaktır. Ben böyle düşünüyorum. Hayırlı günler.