Vücut geliştirme sporu yeryüzünde en fazla yanlış anlaşılmış tek spordur. Bu spor hakkında yanlış bilinen meselelerden birisi de bu sporun esnekliği azalttığıdır. Bu iddia tamamen asılsızdır. Öncelikle spor bilimi açısından esneklik veya vücut elastikiyeti ne manaya gelir ona bakalım. Esneklik;
“Herhangi bir eklem ya da eklemler gurubunun çevresindeki tüm fizyolojik yapıların o eklemin optimal hareket açısına izin vermesi olarak tanımlanabilir.” Diğer bir deyişle eğer eklemleriniz onlardan istediğiniz hareketleri zorlanmadan ve efektif olarak yerine getirebiliyor ise esnekliğiniz yeterli demektir. Bu nedenle esnek olmak, dansçılar gibi omurganızı geriye doğru aşırı derecede bükebilmeyi gerektirmez. Koşarken, oturup kalkarken, raflara uzanırken, çocuklarınızla oyun oynarken eğer eklemlerinizde herhangi bir ağrı ya da kısıtlanma olmadan hareket edebiliyor iseniz yeterince esneksiniz. Görüldüğü gibi esneklik bir kası çekip uzatmak ile bitmiyor. Bütün eklemlerinizi olası tüm hareket açılarında kullanmanız gerekiyor. Bu durumu sağlayan en iyi metotlardan birisi de kuvvet çalışmalarıdır. Ağırlık kaldırınca esnekliğin azalacağı düşüncesini
Kuzey Dakota Üniversitesi eğitim doktoru
James R. Whitehead ve ekibi yaptıkları bir deneyde sınamışlardır. (https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/21969080 sitesinden araştırmanın orjinalini görebilirsiniz) Beş hafta boyunca guruplardan birisi sadece ağırlık çalışırken, diğer gurup ise statik kas gerdirmeleri yapmıştır. Sonuçlar gerçekten şaşırtıcıdır: Kuvvet çalışmaları en az statik gerdirme çalışmaları kadar esnekliği arttırmıştır. Hatta bazı eklemlerde gelişmeler, statik gerdirmelerde alınan sonuçlardan daha iyi çıkmıştır! Doktorların bu konudaki bilimsel açıklaması şudur. Herhangi bir eklemin optimal şekilde hareket edebilmesi için sadece kasa gerdirme yapmak yeterli değildir. Hareketin merkez kontrolü olan beyin ve yönetici sinirler, eklemi çevreleyen kaslarda güçsüzlük varsa olası bir sakatlığı engellemek adına eklemi küçük ve daha güvenli açılarda çalışmaya zorlamaktadır. Ancak kuvvet çalışmaları ya da ağırlık antrenmanları yapıldığı takdirde o eklem çevresindeki zayıf kaslar güçlenerek artık beyine korkacak bir durum olmadığını ileterek daha geniş bir açıda hareketi sağlamaktadır. Bunu sadece kas gerdirmeleri ile elde etmek mümkün değildir. Ağırlık çalışmalarının esnekliği azaltmasını bırakın, tersine arttırdığını gösteren tek araştırma
Kuzey Dakota araştırması değildir. Bu kez
Sao Paulo Brezilya’da araştırmacılar 11 gönüllü kadının katıldığı bir araştırma yürütmüşler.(https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/28251401 sitesinden araştırmanın orjinalini görebilirsiniz.) Gönüllüler,
10 hafta boyunca tek bir kas gerdirme egzersizi yapmadan sadece bütün vücut kaslarını kuvvetlendirici bir ağırlık çalışmasına katılmışlardır. Esneklik ölçümü için katılımcılar yere oturup ayaklarını gergin tutarken ileri doğru esnetilmişlerdir. (Otur uzan testi) Kontrol gurubu ise bu zaman zarfında hiçbir aktivitede bulunmamıştır.
10 hafta sonunda tek bir esnetme hareketi yapmamasına rağmen ağırlık çalışan kadınlar, çalışmayan kadınlara göre otur uzan testinde çok daha fazla gelişim göstermişlerdir. Unutulmamalıdır ki tekniğin iyi öğretilmediği ve eklemleri dar açıp kapanmalarda kullanan ağırlık çalışmaları hem esnekliği negatif yönde etkileyebilir, hem de sakatlık risklerini arttırabilir. Ancak özellikle büyük kas guruplarını hedef alan, çok eklemli ve tam eklem açılıp kapanmasına imkân sağlayan ağırlık çalışmaları esnekliği azaltmayacağı gibi, birçok durumda statik gerdirmelere göre daha etkili esneklik geliştirebilir. Prof Dr.
Mel Siff bu konudaki Rus bilimcilerin geniş araştırma arşivlerine dikkati çekiyor ve tam yapılan direnç çalışmalarının fonksiyonel esnekliği en iyi geliştiren unsur olduğunu belirtiyor.(
Siff, M. (2002) Facts and Fallacies of Fitness) Ardından da şu ilginç istatistiği gösteriyor:
“Olimpiyat atletlerinde jimnastikçilerden sonra esneklikte ikinci sırayı halterciler alır!”