Hüznü yaşıyorumEylül akşamlarında

Benimdiyemediğim hayatım

Dökülüverdi birbir güz yapraklarında

En masumduygulara sahiptik bir zamanlar

Bir oltanınağzında;

Güzellikleriniyakalardık hayatın

Bir bebeğinağlamasında

Genç anneninsütüyle bereketlenen

Başaktarlalarının suskunluğunu duyardık

Cömert ekinlerleöpüşen rüzgâra

Yanağımızıuzatırdık

İçimiz sıkıldımı koşardık kır kahvelerine

Hasıriskemlelerde

Yakın otururdukbirbirimize

Havalarsorulmazdı alışılagelen

Sıcak sohbetlerlesu serpilirdi yüreğimize

Bir kahveiçiminde hafiflerdi dertlerimiz

Topak şekerledemli çaylar içilirdi

Ayran, bakırkaplarda sunulurdu edeplice

Hediyeleşmekdiye bir şey vardı gönülden

Üzümlertaşınırdı evlere, sabah serinliğinde

Dostluk sarkardısalkım salkım ellerde

Şirin duygulardamıtılırdı sabırla

Sal denilen üzümteknelerinde

Pekmez gerçektenpekmez olurdu

Güneşin yakanbağrında

Serilenbastıklarda sıcak sevgiler büyürdü

Cevizin yaprağıtam yeşildi

Dallarındakuşlar umuda öterdi

Büyük küçük diyebir şey vardı

Sohbetler debirileri birilerini dinlerdi

Deli Dumrul, ŞahMeran, Hayber ezberdi dilimizde

Buncagüzelliklerimiz nereye gitti

Yapa yalnızkaldık beton evlerimizde