Kim isterdi Bayramlarda can kayıplarını…

Herkes Ailesi ile Mutlu bir tablo oluşturmaya gidiyor.

Ramazan Bayramı her zerresinde anlamını taşıyor.

“Dönüp gelen" demek olan Ramazan, ayrılık hüznünü yatıştırırken Peygamberimizin müjdelerini de iman sahibi kalplere usulca bırakıyor.

Her toplumun kendine has kutlama biçimleri olacağı muhakkak ancak neredeyse tüm dünya Müslümanlarının ortak olan tatlı ikramı, ziyaret gibi alışkanlıklar da temelini Peygamberimizden alıyor.

Ülkemizin gündeminden bir türlü düşmeyen elim trafik kazaları, maalesef ciddi boyutlarda can ve mal kaybına sebep olmakta, gerek insan kaybı ve gerekse yol açtığı sosyo-ekonomik zararlar sebebiyle milletçe hepimizi derinden etkilemektedir.

Bu Bayramlarda ve Tatillerde yükseliyor.

Emniyet Genel Müdürlüğünün bütün uyarılarına rağmen Trafik Canavarı maalesef yollarda…

Ramazan Bayramının Bilançosu 61 ölü, 429 yaralandı…

İslam Alemi için Buruk Bayram sevinci…

Ramazan Bayramı tatilinin başlamasından bu yana yurt genelinde şehirlerarası, şehir içi yollar ile kırsal yerleşim birimlerinde meydana gelen trafik kazaları kan gölüne dönüştü. 

9 günlük tatilin ardından milyonlarca vatandaş adeta yollara akın etti.

Bayram yolunda kazalar da adeta birbiri ardına sıralandı.

Tatildi, Bayramdı derken Trafik Canavarı tertemiz canları aldı…

Resmi açıklamalara göre trafik kazalarında her yıl ortalama 5 bin kişinin öldüğü, 100 binden fazla kişinin yaralandığı kaydedilmektedir.

Ancak istatistiklere girmeyenlerle yaralı olarak kayıtlara geçtiği halde daha sonra ölenleri de buna eklersek her yıl ortalama 10 bin insanımız trafik kazalarında hayatını kaybetmektedir.

Yaralılar ise saymakla bitmez…

Türkiye de trafik kazaları dünya ortalamalarına göre oldukça fazladır.

Tüyleri diken diken eden bu kadar ölüm ve yaralanmaların yanı sıra milyonlarca dolarlık ekonomik kayba da neden olmaktadır.

Trafik kazalarının önlenmesi cihetinde ülkemizde bugüne kadar alınan tedbirlerin tam olarak sonuç vermemesi, konunun trafik sisteminin altyapısını ilgilendiren yönü olmasının yanı sıra, aynı zamanda önemli ölçüde ülkemiz insanlarının zihniyet yapısıyla da alakalı olduğu kanaatini güçlendirmiştir.

Yaşadığımız çağ, teknolojinin baş döndürücü bir hızla ilerlediği, Allah’ın yarattığı birçok nimetin insanın hizmetine sunulduğu bir zaman dilimidir.

Varlıklar içerisinde en şerefli bir şekilde yaratılan insanoğlu, bütün bu nimetlere, hatta daha fazlasına da layıktır.

Çünkü Yüce Allah, yerde ve gökte olan bütün nimetleri insanlar için yaratmıştır.

Ancak bu nimetler ile güzelliklerin muhatabı olan insan, bunlardan ölçülü ve dengeli bir şekilde yararlanma yolunu tercih etmek mecburiyetindedir.

Aksi halde nimetlerin yerine bunların külfetleriyle daha çok muhatap olur.

Nitekim ülkemizde son yıllarda meydan gelen yoğun trafik kazaları, Allah’ın yücelik ve lütfunun bir emaresi olarak beşer aklının bizlere sunmuş olduğu bu güzel nimetin tadını unutturmuş gibidir.

Unutmamak gerekir ki, kişilik zafiyetinden kaynaklanan bencillik, kendini haklı görme duygusu, nasihat dinlememe, tedbirsizlik, ihmalkárlık, aşırı hız, içkili araç kullanma gibi hususlarla kazalara sebep olanlar, dinen günahkár sayılırlar ve meydana gelen ölüm, yaralanma, sakat kalma ve maddi zararların manevi sorumluluklarını da üstlenmiş olurlar.

Bunun yanı sıra israf da dinimizin yasakladığı davranışlardan birisidir.

Trafik kazaları sebebiyle meydana gelen milyonlarca dolarlık ekonomik kayıp da büyük bir israftır. Trafik kurallarına ve yetkililerin ikaz ve uyarılarına harfiyen uymak suretiyle, bu israftan kaçınmamız ise pekálá mümkündür.

Şu halde dinimizin de önemle üzerinde durduğu can ve mal güvenliğini sağlamaya yönelik olarak yetkililerce uygulamaya konulan trafik kurallarına uymayı dini bir görev telakki etmek mecburiyetimiz vardır.

Bütün vatandaşlarımız, özellikle sürücülerimiz, Kuran-ı Kerim’in "Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayınız" (Bakara Suresi, 195) ilahi düsturu ile sevgili Peygamberimizin, "Müslüman Müslüman’ın kardeşidir, ona zulmetmez" hadisi şerifine kulak vermeli, yine Peygamberimizin "her türlü kötülüğün anası" olarak gösterdiği alkollü içkilerden uzak durmalı, araç kullanırken sadece kendilerinin değil, diğer insanların da mesuliyetlerini üstlendikleri bilinciyle dikkatli ve tedbirli olmaları, trafik kaidelerine ve yetkililerin ikazlarına titizlikle uymaları gerekir.

Tatlı Bayramımız Maalesef Her yıl Kan gölüne dönüyor.

Trafik Canavarı her yıl can alıyor.

İnsanlar ise bu işe Çanak tutuyor.

Gelin Tatlı Bayramlar Tatlı Kalsın…

Tatiller Huzurlu son bulsun…

Kalın Sağlıcakla…