Değerli okurlarım, sevgili gençler ve kıymetli yetkililer! Bu konumuz çok ama çok su götürür, yani anlayacağınız çok uzar; gider… Bu sebepledir ki artık, her zaman söylediğim gibi, zaman icraat zamanı zaman ilerleme ve uygulama zamanıdır. Yeteri kadar vakit kaybımız oldu. Şimdi telafi zamanı…
Öğretmenlerimizin hepsi (devlet) hükümet tarafından atanmalıdır! Atanamayanlar ise yine hükümet tarafından kurs merkezleri gibi destek programlarına kendilerinin kontrolünde atanmalıdır. Hiçbiri boşta kalmamalıdır! Herkes bir yere istihdam edilmelidir! Eğitimci olmayanlar, eğitimin başına geçmemelidir! Parası var diye Aklı da var diyemeyiz! Bu iş eğitimcilerin işi… Eğitimci değilse parası da malı da hayır etmez; ancak vergiden kaçırırlar, uzun hikaye kısmını geçelim… Bize AKIL, BİLGİ ve BİLİM, ÜRETİM, ÇÖZÜM gerek!
Önceki yazılarımda nasıl ve ne şekilde önlem ve tedbirler alacağımızı defaat ile dile getirip yazdım. Bu meseleye hepimiz kafa yorup üstesinden gelmeliyiz; yoksa bizi SURİYE, IRAK, LİBYA, FİLİSTİN, AFGANİSTAN gibi rezil durumlar bekler; çünkü ilim, bilim, kültür, felsefe, eleştiri, icraat, üretim, akıl, adalet, dürüstlük, doğruluk, ihlas yani samimiyet gibi… temel terimler olmadığı müddetçe bizi her türlü tehlike bekler! Özellikle günümüzde altını çizerek söylüyorum maalesef “ADALET, DÜRÜSTLÜK, DOĞRULUK” yok! Kimse kendisini kandırmasın, bırakın bir başkasını.
Bizler artık “HAKSIZLIK” istemiyoruz, “HARAM” yemek ve “YEDİRMEK” istemiyoruz! Bizler “İNSAN” olmayı ve “İNSANCA” yaşamayı istiyoruz!
Lafım CENNETİ GARANTİYE alanlara: “HZ. ALLAH (c.c.) Kul hakkıyla huzuruma gelmeyiniz, buyuruyor!” EY EBLEH GÜRUHLARI! Bu ayeti unutmayınız!..
Yok ÖNCEKİLER “ÇOK YEDİ” şimdikiler “AZ YİYOR” gibi… yahut “BUNDAN İYİ BAŞKA ADAM MI VAR? gibi… “Bu sistem gibisi yok” vb. saçma sapan cümleler kurarak birbirimizi kandırmamızın bir anlamı yok!
Yanlış anlamayın da bu zamana kadar adam yoktu da TÜRKİYE olarak bu zamanlara bizler NASIL geldik? Demek ki adam da varmış; sistem de varmış… Peki “SIKINTI” nerede? Nerede olacak, tabii ki de bizde…
Biz ne zaman haram yersek devlet de yer; hükümet de yer!
Bizler ne zaman hile yaparsak devlet de yapar; hükümet de yapar!
Bizler nasıl ki ikiyüzlü olursak devlet de olur; hükümet de olur!
Biz nasıl ki rüşvet verirsek devlet de verir; hükümet de verir!
Bizler niçin faiz yersek devlet de yer; hükümet de yer!
Biz neden zulüm yaparsak devlet de yapar; hükümet de yapar!
Uzat uzatabildiğin kadar… “Nasıl yaşarsanız; öyle yönetilirsiniz!” Hadis-i Kudsi… Yani balık baştan kokar, efendiler! İğneyi önce kendimize sonra çuvaldızı başkasına batırmalıyız! 3 MAYMUNU oynamanın bir anlamı yok!
Bir sistem varsa herkese işlemeli… Bana işleyip sana işlememeli gibi durum olmamalı! Herkesin hakkı verilmeli; Hak, hukuk yenilmemeli. Bunun kafasını yorup patlatmalıyız! Yoksa ileri de birbirimizin kafasını patlatır dururuz.
İyi olmak da bizim elimizde; Kötü olmak da bizim elimizdedir! Derler ya büyüklerimiz her daim bizlere:
“Kula bela gelmez, Hak yazmadıkça
Hak bela yazmaz, Kul azmadıkça”
(HZ. MEVLANA)
Binaenaleyh her şey biz İNSANLARDA bitiyor! 3 GÜNLÜK DÜNYA için “SONSUZ HAYATI” satmanın bir anlamı ve hükmü yoktur!
NE YAPACAKSAK adam akıllı yapalım artık, yetişir! İÇ GÜÇ yahut DIŞ GÜÇ gibi fasa fiso işleri bırakalım bir kenara! KİM geliyorsa GELSİN!..
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ün dediği gibi: “GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER!”
NOT: ÖĞRETMEN MAAŞLARI EN AZ 30.000 TL olmalıdır!