İslam da   kardeşlik    esası   nasıl tanzim    edilmiştir,  hiç aklınıza    gelmiyor  mu ?   Hiç   İslam dan   nasibinizi   almadınız mı ?   Kainat-ın     efendisi ;   Allah   Resulünü   hiç mi    kale  almıyorsunuz ?    İnsanlık  adına ne  buyuruyor;  Bir dinleyelim.  “   Komşusu açken    tok  yatan   bizden  değildir .“   Buyuruyor.  Müslüman ,   ümmet    bir vücudun    azaları  gibidir, her  hangi  bir uzuv  hastalansa    diğeri onun   acısını    hisseder.  Yine  başka  bir   hadis-i    Şeriflerinde ;   “  Müslümanlar   bir  binanın  taşları gibidir ,   (  binanın  ayakta    dura bilmesi   için o  taşlar   bir birine  nasıl    destek oluyorsa)   Müslümanlarda   aynen öyle   bir  birine  destek  olmalıdırlar “    diye bizlere    ne  güzel bir  örnek     sunmaktadırlar. Aynı  zamanda  bu bir  hayat    düsturu  dur.   Şimdi    bu güzel  örnek  ve kurallardan    sonra  kendimizi  bir  çekap    yapalım.  Biz  bu düsturların     neresindeyiz.  Ey Arap   alemi    sizler yağ  ile  kaymak   içerisinde    yaşarken;  Acaba  açlıktan  ölen   Müslümanlara    ne kadar    yardım  elinizi   uzattınız ?   Kiminle ,  hangi  gariban  bir  Müslümanla  ekmeğinizi   paylaştınız ?   Sizler  altından  yapılmış,  banyo ve  krazötlere   otururken; tuvaleti  bile olmayan   bir Müslümana   yardım  elinizi  uzattınız mı ?   Hangi  dinde   böyle  bir   anlayış var ?   Özelliklede   Müslüman olduğunu    iddia  eden  bir  millette     böyle çarpık  ve  sapık    bir  anlayış  olur mu ?   İslam  dan zere   kadar    nasiplenmiş   bir Müslümana    böyle  bir tutum   yakışır  mı ?   Eğer Müslüman    olduğunu  iddia ediyorsan :   Geç  bile kaldın,  kımıldan  artık, sizin de  başınıza   büyük  bir   musibet  gelmeden  uyanın   artık.  Kardeşlerin diri  diri   yakılırken, katledilirken ,   aç, susuz  bırakılırken;   sen bir  Müslüman   olarak   nasıl  rahat    uyku uyuya    biliyorsun ?   Böyle bir    Müslümanlık    yer yeryüzünde   yok.   Allah   bunu  hesabını    hepinize soracak.   Allah’ın   bu konuda    sözü  var.  Yüce   yaratıcı   Kerim  kitabında :  “   Sonra  siz  verdiğimiz  her   nimetten   hesaba   çekileceksiniz”   buyurmaktadır.  ( Tekasür  suresi)   Hani kardeşi  açken   tok yatmak   yok tu ?   sizler hangi   dinin  mensuplarısınız ?   Ey   Müslüman olduğunu    iddia  eden  vehhabiler,  Ey  Müslüman   şiiler,  Ey  ümmeti  Muhammet     nerdesiniz ?  Kıyamet sabahında  mı    uyanacaksınız ?   Allah ve  Muhammet     çizgisinde birleşen    hiç  bir ferde    bu  vurdum   duymazlık    yakışmaz.  Bunu  hesabını  çok ağır  ödeyeceksiniz.  Fecr   suresinde   Rabbül  Alemin; “ Onlar  lebalep   mal  biriktirirler,  mal biriktirmeyide   çok severler. İnfak   etmeyi  de sevmezler. ( yani  fakir  fukaraya da   vermezler)    Öbür tarafa    vardıkların da ,   bakarlar ki ,  o malın  kendisine    hiç  bir  faydası  olmamış , boşa  gitmiş   ve bir de  hesabı  başlamış.”  O zaman diyecekler  ki ;  “  Keşke  önceden    elimizle bir şeyler   gönderseymişiz “    diye yakınmaya  başlayacaklar   ama faydası   olmayacak.   ( Fecr   suresi )   böylece  devam  ediyor.)   İşte  cennet ucuz değil ,   cehennem de   lüzumsuz  değildir.   Sonunda   da   halis , Allah’ın    razı  olduğu kulları    müjdeleyerek; “   Ey   benden   razı   olan   kullarım, razı olduğum  kullarımın  arsına katılın    girin    cennetime”  buyurmaktadır.   Beni   belki   duyan  olur,  belki de   olmaz,  içimi  döküyorum,  belki aynı  duyguları  paylaşan  kardeşlerim  olur.  Bu benim   bir  temennimdir.  Sonuç olarak :  Rabbim  bizleri ;   dünya    perest   kullardan ,  dünyaya   dalıp   ahireti  unutan  sefillerden, mazluma    sırt   dönen,  zalime  kul ,   köle olanlardan   eylemesin.

Kainat’ın    sahip  ve  yaratıcısına     emanet   olun.

                                                                                                              Ahmet     OĞUZ