İşgüzar insanlar!Bu gün biraz bu konu üstünde konuşalım düşünelim mi? Birçoğunuzun ‘’sormayınonlardan o kadar çok var ki!’’ dediğinizi duyar gibi oluyorum. Önce sözlükanlamına bakalım mı? Nasıl tanımlanmış?

İşgüzar:‘’ Yerive hiç gereği yokken, kendini göstermek ve birine yaranmak için işe karışankimse…’’ Sözlük anlamı bu…

Birileri oradan başlıyor konuşmaya… ‘’ Bu işi öyleyapmayacaksın şöyle yapacaksın…’’ diye, akıl vermeye… Madem bu kadar o işevakıfsın ve akıllısın neden bir başkasına akıl veriyorsun? Geç o işin başına senyap! Şayet o kişinin akla ihtiyacı olmuş olsaydı o işi yapıyor olamazdı…’’demek geliyor insanın içinden…

Aslına bakarsanız işgüzar tanımı bu tipte olan insanlarınnasıl bir karaktere ve kişiliğe sahip olduklarını ve neden işgüzarlıkyaptıklarını açıklamaya yetiyor. Fakat biz yine de biraz bu cümleyi açalım veyaşanmış bir örnekle içini dolduralım mı?

Yıllar önce bir hayli varlık sahibi bir dost meclisindeoturuyoruz. Sohbet güzel... Bu işgüzarlar biter mi? Bitmez… Bizim işgüzarbaşladı akıl vermeye… ‘’ Sen aslında şöyle şöyle şu işi de yaparsan çok dahazengin olursun!’’ diyor. Hemen hemen iki saate yakın bir süre aptal tezlerinikarşıya kabul ettirmek için uğraştı ve konuştu durdu. Aklınca zengin olmanınyolunu anlattı. Sabırlı dost… Olmayan parayla olanın parası ile belki on taneiş kurup, on işi, iki saat içinde yıkan, bu işgüzarı dinledi. Ve sonunda ‘’Madembu kadar kazanç getirecek bu söylediğin işler, sen neden yapmıyorsun? Benimdaha fazla zengin olmaya ihtiyacım yok! Bu kazandıklarım ve varlığım torunlarımıntorunlarına bile yeter. Fakat sen kendini bile zor geçindirirken, neden bana buişi anlatıp duruyorsun? Benden çok, senin ihtiyacının olduğu açık, sen nedenyapmıyorsun?’’ diye, sordu.

İşgüzar verecek cevap bulamadı… ‘’ Yok, yani senin kafa dahaiyi çalışıyor o yüzden demiştim…’’ dedi. Sustu… Konuşmanın sonunda geldiğinokta buydu.  Ve…

Kıymetli dostlar zenginlik görecelidir. Ayrıca insanların fikri neyse zikri odur… Yani sadece akıllı olmakla iş bitmiyor, akıl herkeste var. Filozof Descartes: ‘’Akıllı olmakta birşey değil; mühim olan o aklı yerinde kullanmaktır.’’ demiş…  T.S.ElIOT… ‘’Seçmiş olduğunuz ve karar verdiğiniz şeylerin bedelini siz ödersiniz;size akıl verenler değil…’’ demiş.

İnsan olarak iş hayatında veya normal hayatta, düşünce,bilgi alışverişi, fikir teatisi, istişare yapmak rasyonel olandır ama akılvermeye kalkışmak anti rasyoneldir. M.P.Cato : ‘’ Aptallar akıllılardan pek az şey öğrenirler,  ama akıllılar, aptallardan çok şeyöğrenirler…’’ demiş.

Bir başka filozof ve düşünür Mevlana’ya sormuşlar… ‘’ Buncayıl okudun ne bilirsin?’’ Diye… Cevap vermiş. ‘’ Haddi mi bilirim…’’ demiş.  

Aklı olan kendi aklı ile yol alır. Dost veya bilgi seviyesiyüksek olan insanların tecrübelerine de kulak verir. Ulu orta her yerde herkeseakıl vermeye kalkışmaz, akıl yarıştırmaz. İşgüzar insanlara ben de diyorum ki, ‘’Şayet kalanı size yetecekse; istediğinizinsana ‘’akıl ’’ verebilirsiniz… Sabır çok elbet dinlenir! ’’ Ne dersiniz!Gününüz sağlık ve başarılarla geçsin. Hoşça kalınız.

Winston Churchill: Elimizdengelenin en iyisini yapıyoruz demenin bir anlamı yoktur. Gerekli olanı yaparkenbaşarılı olmak zorundasınız.

Evrensel Hukuk: Madde5- Eşitlik: Kadın –erkek ayrım yapılmaksızın bütün insanlar her bakımdaneşittir. Hukuki statüden kaynaklanan farklı uygulamalar, ancak zorunlu hallerdeve somut durumda duyulan ihtiyaçla sınırlı olarak mümkündür.