Harama düşmeme hususunda azamî dikkat göstermekgerektiğini ifade eden Allah Rasûlü (sallallahu aleyhi ve sellem) bir hadis-işeriflerinde şöyle buyurmaktadır: "Helal de bellidir haram da; ancak buikisinin arasında, ikisine de benzeyen bir kısım şüpheli şeyler vardır ki,insanların çoğu bunları bilemez, ayırt edemez Bu şüpheli şeylerden sakınaninsan dinini, ırzını ve haysiyetini korumuş olur; şüpheli alanda dolaşan kimseise, bir korunun kenarında hayvanlarını otlatan çoban gibidir Koru kenarındakoyun güden çobanın koyunlarının her an koruya dalması muhtemel olduğu gibi, oda her zaman harama girme ihtimaliyle karşı karşıyadır Biliniz ki, her melikinbir korusu vardır; Allah'ın korusu da haramlardır Şu da bilinmelidir ki, cesettebir et parçası mevcuttur; o sıhhatli olunca beden de sıhhatli olur, o bozuluncabeden de bozulur İşte o, kalbdir!"
Pek çok hakikati ihtiva eden bu nebevî sözden işarî yollaşu husus da istinbat edilebilir: Şayet kalbe akıp gelen ve onun tarafından dabütün vücuda pompalanan kan, helal rızkın ürünü ise, onunla hem kalb sağlıklıolacak ve sıhhatli çalışacaktır hem de o selim kalbin pompaladığı temiz kanlabütün cesedin sıhhati teminat altına alınmış olacaktır Aksine, necis kanındeveranıyla meşgul bir kalb bozulmaktan kurtulamayacak ve püskürttüğü kirlikandan dolayı da bütün vücudu fesada uğratacaktır
Binaenaleyh, Hak dostlarından biri şöyle demiştir:"Bazen haram bir lokma ile kalb öyle bir değişir ve başkalaşır ki, birdaha da eski halini alamaz Bütün günahlar kalbi katılaştırır ve özellikle gecekıy----- mani olur Teheccüd namazıyla ve gece ibadetiyle karanlıklarıaydınlatmanın önündeki en büyük engel haram lokmadır Helal lokma da, başkahiçbir şeyin yapamayacağı şekilde kalbe müsbet tesir eder ve onu cilalandırır;kalbi iyiliğe ve ibadete sevkeder Kalblerini murakabe halinde bulunduranlar,haram lokmanın ya da helal rızkın tesirlerini -İslam'ın şehadetinden başka-kendi tecrübeleriyle de bilirler"
Nitekim Nur Müellifi, haram lokmayı da dahil ettiği tehlikelialanı anlatırken şöyle söyler: "Hem senin mahiyetine öyle mânevî cihazatve lâtifeler vermiş ki, bazıları dünyayı yutsa tok olmaz; bazıları bir zerreyikendinde yerleştiremiyor Baş bir batman taşı kaldırdığı halde, göz bir saçıkaldıramadığı gibi; o lâtife, bir saç kadar bir sıkleti kaldıramıyor; yani,gaflet ve dalâletten gelen küçük bir hâlete dayanamıyorHattâ bazan söner veölür Madem öyledir, hazer et, dikkatle bas, batmaktan kork Bir lokma, birkelime, bir dane, bir lem'a, bir işarette, bir öpmekte batma Dünyayı yutanbüyük letâiflerini onda batırma"
Haramın insana neler kaybettirdiğini anlama açısındanRasûl-ü Ekrem Efendimiz'in şu gaybî ihbarı çok ibretâmizdir Bilindiği üzere,hacca koşanlar ovayı-obayı "Lebbeyk Allahümme lebbeyk" sözüyle inletirlerBu söz, mü'minlerin hac esnasında ve ihramda bulundukları müddetçe süreklitekrar ettikleri mukaddes kelimelerdendir; "Emret yâ Rabbi, buyur yâRabbi! Çağırdın, biz de geliyoruz yâ Rabbi! Davetine sözümüz ve özümüzlegeliyoruz, buyur Allahım Ey ortak ve benzeri olmaktan münezzeh Rabbimiz! HamdSenin, minnet Senin ve mülk de Senin Sen teksin, eşsizsin, emsalsizsin, buyuryâ Rabbi!" demektir İşte, samimi kulların can ü gönülden bu cümleylemukaddes beldeyi inlettikleri bir anda, sırtında haram parayla alınmış birelbise, midesinde haram lokma bulunan bir insan da "Lebbeyk Allahümmelebbeyk" diye seslenirRahmân ü Rahîm (celle celâluhu) kendi hâlismisafirlerini Zâtına has bir memnuniyetle ve ilahî ikramlarla karşılarken,haramla beslenen ve harama bürünen o adama "La lebbeyke ve lasa'deyk" der Bu söz, kısaca "Lebbeyk'in de sa'deyk'in de senin olsun;sen hoş gelmedin, safalar getirmedin!" manasına gelmektedir.
Demek ki, mü'min, elbisesinin ipliğinin bile haram veşüpheli olmamasına dikkat etmeli, bilmeyerek olanından da Allah'a (cellecelâluhu) sığınmalı ve harama düşme endişesiyle gönlü her zaman tir tirtitremelidir Peygamber Efendimiz (aleyhi ekmelüttehâyâ) "Haramdan sakının!Midesine haram lokma giren bir insanın duası kırk gün kabul olmaz"buyurmuştur Başka bir hadis-i şerifte de, "Allah tayyiptir, helal ve temizolandan başkasını kabul etmez" diyerek aynı hususa dikkat çekmiştir.
Bir gün Sa'd bin Ebi Vakkas hazretleri, "YaRasûlallah, dua buyur da, Allah Teâlâ, benim her duamı kabul etsin!" istirhamındabulununca, İnsanlığın İftihar Tablosu, "Dualarınızın kabul olmasınıistiyorsanız, helal lokma ile besleniniz! Çok kimse vardır ki, haram yer, haramgiyinir; sonra da ellerini kaldırıp dua eder Böyle birinin duası nasıl kabulolunur ki?" demiştir Bir başka vesileyle de bu beyanını şöyle teyidetmiştir: "Helal ve temiz gıdalarla beslen ki, duaların kabul olsun"