Gravür resim sanatının başlangıcı Orta Avrupa’da 15. yüzyıla kadar iner. Rönesans bu sanatı geliştirmiştir. Önceleri tek renk çalışılabilirken 18. Asırdan sonar sanatçılar renkli de çalışabilmişlerdir. Ressamların kalıpları oyarak ya da işleyerek resim basmaları, yağlı boya tablo resmi yapmak kadar önem kazanmıştır. Bu teknikle resim yapan yabancı sanatçılar arasında Rönesans ustalarından Da Vinci, Rembrandt, Dürer ve 20.Yüzyıl sanatçılarından Goya, Picasso, Bonnard, Munch, Toulouse-Lautrec, Dalí, Escher, de Kooning,Miró,Lichtenstein,Warhol’u sayabiliriz. Batıda kazı resimler seçkin müze ve koleksiyonlarda yer almakta, doğunun ve batının zengin ülkelerini özgün baskı resim sanatı galerileri kaplamış durumdadır.
Tekniğin özünde Heykeltraşlıkta da uygulandığı gibi Gravür sanatçısının hazırladığı ve bir özelliği de kalıp olan orijinal yapıt vardır, sanatçı bu kalıptan isterse özel kağıda sadece bir adet baskı yapar veya sınırlı sayıda çoğaltıp, imzası ile her birinin özgünlüğünü belgeler. Monotype,Collagraphie adedi veya tekniği belirleyen tanımlardır.
Hoca A.Rıza, Sabri Berkel, Bedri Rahmi, Nuri İyem, Selim Turan, Turan Erol, Aliye Berger, Cihat Burak, Turgut Zaim, Mürşide İçmeli, Gül Derman, Devrim Erbil, Mehmet Güler, Ergin İnan, Hayati Misman özgün baskı sanatımızın oluşmasında çaba sarf etmiş değerli sanatçılarımızdan sadece birkaçıdır. Tual resmine göre daha zahmetli ve masraflı olan bu teknik yatırım isteyen atölyeler gerektirdiğinden önceleri sadece okullarda açılabilmişti, günümüzde Süleyman SaimTekcan, Gören Bulut gibi usta sanatçılar kendi olanaklarıyla her türlü baskı tekniğinin yapılabildiği, tüm sanatçılara açık büyük özel baskı atölyeleri kurdular.
Resmin oluşması kesin kalıbın tamamlanmasından önce sanatçı isterse kalıbı için deneme baskı yapabilir. Buna deneme baskısı-D.B.(yabancı dilde E.E., -Epreuve d’Etat) veya aktarma baskısı (C.E.,Contre-Epreuve) adı verilir. Sanatçı aldığı örneklere göre kalıp üzerinde yeni çalışmalar yapabilir. Rembrant’ın başlıca özgün baskılarında bu tür değişmeler, resme yeni bölümler, katmalar görülür. Kalıpta kesin kararını veren sanatçı bu kalıptan dizi baskıya geçmeden önce kendisi için ön baskılar yapar. Bu resimlerin üzerine sanatçı grafit kalemle Sanatçı Baskısı (E.A.,-Epreuve d’Artiste) yazar. Bunlar sanatçının kendisi için basılanlardır, üzerlerine E.A.I, E.A.II gibi sanatçı tarafından imza atılır. Deneme baskılar doğal olarak sayıca azdırlar ve bir kalıptan yapılan deneme baskılarda her resim diğerinden farklılık gösterebilir. Bu nedenle bu baskılar dizi baskılardan değerli sayılırlar.
Bu sanat dalında işi bittiğinde kalıp sanatçı tarafından imha edilir. Resimlerin üstünde sanatçının kendi eliyle imzası, toplam baskı sayısı ve o resimin baskı sırasını gösteren sayı yer alır. Örneğin 8/10 yazmışsa anlamı sanatçının toplam baskı adedini 10 ile sınırladığı ve elimizdekinin 8 numaralı baskı olduğudur. Özgünlüğü belgelemede en ideal durum budur. Bu ilkelere uymadan yapılanlara sanatçının özgün baskı resimi denmez, matbaa işi seri üretim baskısı yani röprodüksiyon denir. Bir basımevi, sanatçının özgün baskı veya özgün çizgi veya boyama resimlerinden birinden, foto-mekanik röprodüksiyon yöntemlerinden yararlanarak aslının tıpkısı baskılarını yapar. Bu baskılar kopya veya tıpkıbasım olarak değerlendirilirler, özgün baskı sayılmazlar. (Haber Ümit PARSIL Kültür Sanat Servisi).